SON DAKİKA

logo

Başkan Uysal, sergi açılışını yaptı

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, ilkel kültürlerde insanları kötülüklerden koruduğuna inanılan bugünse virüslerden koruyan maskelerin on sanatçı tarafından yeniden yorumlandığı Maskeler sergisinin açılışında sanatsal çalışmaların yeniden sanatseverle buluşmasının kent kültürü açısından önemli olduğunu söyledi.

    İlkel kültürlerde itibaren gizlenmek, farklı bir kişiliğe bürünmek, korunmak gibi birçok işlev üstlenen ve bugün artık hayatın bir parçası haline gelen ve insanları virüslerden koruyan maskeler on sanatçı tarafından yeniden yorumlandı ve çalışmalar Antalya’da ‘Maskeler’ isimli sergide bir araya getirildi. 

    Küratörlüğünü Ebru Beyza Yel’in yaptığı ve Altay Kervan, Batuhan Yaldızkum, Burak Çizer, Burhan Kum, Damla Çetinkaya, Emel Ünlü, Enki, Feramuz Piroğlu, Ozan Dursun ve Polat Canpolat’ın çalışmalarının yer aldığı sergi Nobu Art Project sergi salonunda açıldı. Sanatseverleri, güncel sanatta maskelerin anlamını ve mistik geçmişini sorgulamaya davet eden sergisinin açılışında Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Yörük Sanayici ve İş İnsanları Derneği (YÖRSİAD) Başkanı Aykut Ege ve Romanya Fahri Konsolosu Semih Beken yer aldı.

    Başkan Uysal, kademeli normalleşme dönemiyle birlikte sanatsal çalışmaların yeniden sanatseverle buluşmasının kent kültürü açısından önemli olduğunu söyledi. Başkan Uysal, maskelerin, her ne kadar hastalıktan korunmak amacıyla da olsa hayatın ayrılmaz parçası olduğu bu dönemde serginin son derece dikkat çekici olduğunu da sözlerine ekledi. 

    Maskeler sergisi, 15 Eylül’e kadar Konyaaltı Caddesi Nobu Art Project sergi salonunda ziyarete açık olacak.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.06.16 11:04:08
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






BAŞKAN BAHAR : LEED GOLD, YEŞİL DÖNÜŞÜMDEKİ HASSASİYETİMİZİ TESCİLLEDİ

Antalya Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) bünyesindeki Antalya OSB Teknopark, dünyada enerji ve çevresel tasarımda liderliği temsil eden U.S. Green Building Council’den LEED GOLD sertifikası alarak yeşil dönüşümdeki hassasiyetini tescilledi.

 

Antalya OSB Teknopark’ın kazanmış oluğu LEED GOLD akreditasyonu ile yeşil dönüşümde önemli bir adım daha attıklarını kaydeden ATSO Başkanı Ali Bahar, “Çevre ve doğa hassasiyeti konusunda Türkiye’nin en iddialı OSB’lerinden olan Antalya OSB’nin, Teknopark tarafında da kazanmış oluğu LEED GOLD akreditasyonu, yeşil dönüşümdeki ciddiyet ve azmini ispat etmiştir” dedi.

 

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Antalya OSB Teknopark Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, çevrecilik konusunda gerçekleştirdikleri çalışmaların Antalya OSB Teknopark’ına uluslararası LEED GOLD sertifikası kazandırdığını kaydetti. Antalya OSB Teknopark’ın açıldığı günden itibaren çevrecilik misyonu ile hareket ettiğini belirten Başkan Ali Bahar, “Etkinliğini hızla artıran Antalya OSB Teknopark, U.S. Green Building Council’den LEED GOLD sertifikası almaya hak kazanarak çevrecilik misyonunu uluslararası düzeye taşımış oldu” diye konuştu.

 

1998 yılından bu yana Amerikan Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tarafından verilen LEED GOLD sertifikasyonunun, tüm dünyada enerji ve çevresel tasarımda liderliği temsil ettiğini dile getiren Başkan Bahar sözlerini şöyle sürdürdü;

 

“Yapılan başvuruların dünya genelinde yüzde 55’inin Türkiye’de ise sadece yüzde 35’inin akreditasyona dönüştüğü düşünülürse, ne kadar hassas bir çalışma yürüttüğümüz anlaşılmaktadır. Öte yandan Teknoparkımız, Türkiye’de bu sertifikaya sahip 4 teknoparktan biri olmuştur. 2 yıl süren başvuru ve hazırlık süreçlerinde sağlanan teknik ve altyapı düzenlemeleri sayesinde, Teknopark binamızda su tasarrufu, temiz enerji kullanımı, karbon salınımı azaltılması konularında uluslararası düzeyde yetkinlik kazanılmıştır. Her konuda olduğu gibi bu konuda da attığımız adımların sertifika almak için değil, ömür boyu sürdürülebilir olması adına çalışmaya devam edeceğiz.”

 

Yapılan çalışmaları yakından takip eden Teknopark Genel Müdür Dr. Aylin Tümay olmak üzere emeği geçen tüm ekibi tebrik ettiğini sözlerine ekleyen Başkan Ali Bahar, “Başarılarımız teknoloji ve üretim alanında faaliyet gösteren tüm kurumlara örnek olmasını diliyorum” İfadelerini kullandı.

 

LEED GOLD BULUNAN ÜNLÜ BİNALAR

LEED (Leadership in Energy and Environmental Design/ Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik) olarak adlandırılan LEED sertifika sistemi, binalarda tasarım, inşaat ve sonrasında operasyonel çözümler konusunda standartları bulunan uluslararası kabul görmüş, üçüncü taraf doğrulaması sağlayan bir sertifikasyon sistemidir. LEED sertifika sistemi USGBC (U.S. Green Building Council/ABD Yeşil Bina Konseyi) tarafından yönetilip geliştirilmektedir. Burj Khalifa (Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri), One World Trade Center (New York, ABD), Shanghai Tower (Şangay, Çin), The Shard (Londra, Birleşik Krallık) bu sertifikaya sahip Dünya çapında bilindik binalardır. Türkiye’de ise Zorlu Center (İstanbul), İstanbul Airport (İstanbul) Leed sertifikasına sahip bazı popüler binalardandır.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.06.24 12:47:55
Son Düzenlenme Tarihi :





Çocukları Obeziteden Nasıl Koruyabiliriz?

Vücutta aşırı yağ depolanması olarak nitelenebilecek duruma obezite denmektedir.Obezite çocukluk çağının en sık görülen kronik hastalıklardan biri olarak kabul ediliyor. Uzmanlar, ebeveyn ve çocuk etkileşiminin de çocuklardaki obezite üzerinde büyük rolünün olduğunu düşünüyor. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzm. Prof. Alp Gürkan çocukları obeziteden korumanın yollarını açıkladı

Hızlı yaşam koşullarının getirdiği “fast food”lar, televizyon ile başlayan tüm gece atıştırmaları ve yiyecek alışkanlıklarımızda değişiklikle beraber tüm dünyada fazla kiloları da beraberinde getiriyor. Sağlıksız yeme alışkanlığı, kimyasal madde ve hormon içerikli gıdalar, günlük aktivitenin azalması vücutta giderek aşırı miktarda yağ depolanmasına neden oluyor. Özellikle ülkemizde çocukların katlanmak oldukları sınav maratonları, bilgisayar oyunları başında zaman geçirmeleri bu süreci artırıyor. Obez ailelerinin çocuklarının obez olması durumu normalden 2-3 kat daha fazladır. Anne ve babanın her ikisinin obez olması halinde çocuklarında % 80, biri obez ise çocuklarında %40, ikisi normal kilolu ise %10 oranında obez olma riski vardır.

2010 yılında yapılan Sağlık Bakanlığı Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması, 0-5 yaş arası çocuklarda %26,4 oranında; 6-18 yaş arası çocuklarda ise %22,5 oranında kilo sorunu olduğunu ortaya koymaktadır. Yaklaşık her 4 çocuktan birinde kilo problemi bulunmaktadır. Maalesef bu sorun yıllar içinde giderek derinleşmektedir. Beslenme-fizik aktivite bozukluğu dışında nadiren hormonal veya genetik faktörler de söz konusu olabilir. 

“Obezite Psikolojiyi de Olumsuz Etkiliyor”

Obezitenin yaratacağı çok ciddi ve çeşitli fiziksel sağlık sorunları dışında psikolojik rahatsızlıklara da yol açacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Görünüşleri nedeniyle arkadaş ortamından dışlanacaklardır. Buna fiziksel aktivite yetersizliği de eklenince bu kişiler giderek içine kapanırlar ve evden dışarı çıkmak istemezler. Bu da daha fazla psikolojik sorunlara yol açar. Kilolar verildikçe öz güvenleri yeniden artar, toplum yaşamına yeniden katılırlar ve depresyonları sona erer.

Obeziteyi Engellemek İçin Neler Yapılabilir?

Kalori alımının kısıtlanması ve günlük aktivitenin artırılması şeklinde özetlenebilecek yaşam biçiminin değiştirilmesi, obezite tedavisinin temelini oluşturmaktaysa da bunu uygulamak ve kalıcı hale getirmek çok kolay değildir. Her ne olursa olsun tıbbi tedavinin mutlaka endokrin veya metabolizma uzmanı ya da bu konuda deneyimli bir iç hastalıkları hekimi yanında diyetisyen ve psikolog desteğiyle yapılması gerekiyor. Hızlı kilo vermeye neden olan popüler diyet uygulamaları çocuklar için uygun değildir. Büyüme ve gelişmeyi olumsuz etkilerler. Bunun yerine çocuğa doğru beslenme alışkanlıkları edindirmek önemlidir. 

Çocuğun diyetinde şu değişiklikler yapılabilir:

  • Beyaz ekmek, makarna pilav veya patates gibi glisemik indeksi yüksek gıdalar yerine tahıllı ekmek, bulgur tüketilmesi,
  • Ara öğünlerde paketli işlenmiş gıdaların yerine meyve ve sebzelerin konulması, 
  • Gazlı ve şekerli içecekler yerine ayran, süt ve kefir içilmesi, 
  • “Fast Food” gıdalar yerine evde sağlıklı yöntemlerle hazırlanmış gıdalar tüketilmesi, 
  • Gidilecek yerlere mümkünse yayan veya bisikletle gidilmesi, 
  • Düzenli olarak yapılacak spor aktivitelerine yönlendirilmesi uygun olacaktır.

 Bunun dışında televizyon, bilgisayar veya telefonla geçirdiği vakte çocuğu da ikna ederek sınır konması yerinde olur. Burada ebeveynlerin çocuğa rol model olması çok önemlidir. Yiyecek tüketim alışkanlıklarına ebeveynlerin de uyması fiziksel aktivitelerini fazlalaştırmaları, günlük yürüyüşler, asansör yerine merdivenin kullanılması çocuğun bu alışkanlığını edinmesini kolaylaştıracaktır. 

Bir diğer dikkat edilmesi geren konu da uyku düzeninin sağlanmasıdır. Uyku süresinin yeterli ve zamanında olması hormonal dengeyi sağlayacağı gibi, açlık hissini de azaltacaktır. Günde 8-10 saat uyumak ve en geç gece 11’de uykuya gitmek çocuklar için en sağlıklı olanıdır. 

En önemli nokta; obezite oluşmadan önce çocuğa sağlıklı beslenme ve egzersiz alışkanlıklarının kazandırılmasıdır. Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz alışkanlığının ve bilincinin kazanılması özellikle çocukluk döneminde mümkündür. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.07 07:56:52
Son Düzenlenme Tarihi :