Büyükşehir’den 12 vatandaşa daha hasta yatağı yardımı

Antalya Büyükşehir Belediyesi, ihtiyaç sahibi vatandaşlara hasta yatağı yardımında bulunarak, yanlarında oluyor. Kaş, Korkuteli, Kumluca, Manavgat ve Finike’de toplam 12 ihtiyaç sahibi hastaya motorlu hasta yatakları teslim edildi.

Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekipleri 19 ilçede bulunan hizmet birimleri tarafından iletilen hasta yatağı taleplerini titizlikle değerlendirerek ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmaya devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi, Manavgat Çardak Mahallesi'nde yaşayan 48 yaşındaki Ayşe Ünal isimli vatandaşa elektronik hasta yatağı yardımında bulundu. Beyin kanaması nedeniyle yatağa bağımlı hale gelen Ayşe Ünal, konforlu bir yatağa kavuşmanın mutluluğunu yaşadı.

YER DÖŞEĞİNDEN KURTULDU

Büyükşehir ekipleri ayrıca Manavgat’ın Şelale Mahallesi’nde kalp ve tansiyon hastası olan Hasan Ünal’ın talebine olumlu yanıt verdi. Yapılan sosyal incelemenin ardından hasta yatağı Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından hasta Hasan Ünal’a teslim edildi. Büyükşehir Belediyesi sayesinde yer döşeğinde yatmaktan kurtulan Hasan Ünal’ın kızı Zehra Bora Başkan Muhittin Böcek ve ekibine gösterdikleri duyarlılık için teşekkür etti. Öte yandan yine Manavgat’ın Yukarı Hisar Mahallesi’nden Raziye Yeşil ve Büklüce Mahallesi’nden Fatma Kılıç’a da hasta yatakları teslim edildi.

AYŞE NİNE’YE YARDIM

Büyükşehir Belediyesi, Korkuteli'de de dört hastanın yüzünü güldürdü. Kızılcadağ Mahallesi’nde yaşlılığından ve hastalığından dolayı yatağa bağımlı olan 93 yaşındaki Ayşe Kara’ya otomatik hasta yatağı yardımı yapıldı. Uzunoluk Mahallesi’nde yaşayan 76 yaşındaki Murat Gökçe’ye hasta yatağı teslim edildi. Çomaklı Mahallesi’nde yaşayan 90 yaşındaki yatağa bağımlı olan Vehbi Yalçın ile Yeşilyayla Mahallesi’nde ALS hastası olan 49 yaşındaki Tevfik Atılgan’a da hasta yatağı yardımında bulunuldu.

DİYALİZ HASTASI ENGELLİYE HASTA YATAĞI
Finike Kum Mahallesi’nde oğluyla diyaliz makinesine bağlı yaşayan yüzde 96 engelli İbrahim Cabbar’ın yüzü de Büyükşehir Belediyesi’nin hasta yatağı yardımıyla güldü. Finike Devlet Hastanesi’nde yatarken, oğlu Kadir Cabbar’ın başvurusu üzerine gerekli incelemeyi yapan Büyükşehir Belediyesi görevlileri, İbrahim Cabbar hastaneden çıkış yapmadan hasta yatağını evine teslim etti.

KUMLUCA VE KAŞ’TA YÜZLER GÜLDÜ

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kumluca'da ise yatağa bağımlı olarak yaşayan 2 kişiye hasta yatağı yardımı yaptı. Beykonak Mahallesi’nde beyin kanaması geçiren 65 yaşındaki Mükerrem Topuzoğlu ile Bağlık Mahallesi’nde 61 yaşındaki Şaban Arslan’a ev şartlarında daha iyi bakım yapılabilmesi için tam fonksiyonlu hasta yatağı verildi. Kaş’ın Kınık Mahallesi’nde ise trafik kazası sonucu ayağı ve beli kırılan vatandaşa tam donanımlı hasta yatağı teslim edildi.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2020.09.10 06:53:59

Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap

Büyükşehir, eğitim verdiği sokak canlarını sahiplendiriyor

Antalya Büyükşehir Belediyesi, temel eğitimini almış sokak canlarını ömürlük yeni sahipleri ile buluşturuyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi, 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları Günü’nde anlamlı bir projeye imza attı. Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde temel eğitimini almış sokak canlarından 50’si, Karaalioğlu Parkı İtfaiye İstasyonu yanına kurulan, alanda yeni sahiplerine ulaştırılmak için getirildi. 3 ay süren eğitimlerini tamamlayan sokak canları, ‘Satın Alma Sahiplen’ projesi çerçevesinde yeni sahiplerini bekliyor. Vatandaşların ilgi gösterdiği noktada, köpeklerin bulunduğu alana giren çocuklar hem besleme yaptı, hem de canları sevdi.

"Ömürlük yuvaları olsun istiyoruz"
Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Seda Özel, doğa ve hayvan sevgisini çocuklara aşılamak için bilinçlendirme çalışmaları yaptıklarını belirtti.
Sokaktan gelen canlılara yönelik 4 aylık bir temel eğitim verdiklerini dile getiren Özel, “Hayvanlarımıza temel eğitim verdik. İnsanlar hayvanlar sahipleniyor ama bu hevesten zamanla sıkılıyorlar. İnsanlarımız yanında söz dinleyen, tuvalet eğitimi olan can dostları istiyor. Bu ihtiyaca yönelik bir çalışma yaptık. Uzun vadede yuvalanmalarını istiyoruz. Temel ve tuvalet eğitimiyle yeni yuvalarında sıkıntı yaşamadan uzun sürelerde yaşamalarını istiyoruz. Burada haftada bir gün sahiplendirme günü yapacağız. Herkes buraya kolaylıkla ulaşabilir. Barınağa gelme imkanı olmayan vatandaşlarımız buradan sahiplenebilir” dedi.

"Destekliyoruz"
Çalışmayı çok başarılı bulduğunu ifade eden Nilay Başer, "Destekliyoruz. Burada ayrıca kedi ve köpeklerle ilgili birime ulaşabiliyoruz. Umarım herkes bu canları sahiplenir. Hepsi ömürlük bir yuva bulur" diye konuştu.

"Aşı ve çiplemeleri yapıldı"
Antalya Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Şube Müdür Aslı Kılıç, buradaki canların bebekken terkedildiğini dile getirerek, “Sahiplendirebilmeyi arttırabilmek adına, bu canlarımıza temel eğitim verdik. Sahipleri gezdirirken tasma ile çekiştirmesin istedik. Aşıları yapıldı, çipleri takıldı şu an yeni sahiplerini bekliyorlar” dedi.
Köpek eğitmeni Büşra Büyük, “Sokak hayvanlarının bizler ihtiyacı var. Onları korumamız sahiplenmemiz gerekir. O nedenle bu proje çok önemli buluyorum. Umarın bu projeden örnek alırlar. Başka bir yerden parayla almak yerine, bu hayvanların ailesi olmak çok güzel” ifadelerine yer verdi.

Kaynak : İHA

Ekleme Tarihi : 2023.10.05 13:56:58

Son Düzenlenme Tarihi : 2023.10.05 14:01:49

ATSO Başkanı Bahar’dan “İhracatta kur sevdası” eleştirisi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Bahar, ülkemizde tehlikeli bir kur sevdası olduğuna dikkat çekerken, “Kurun yükselmesi ile ihracatın artması ilk bakışta akla uygun gibi görünse de bu son derece yanlış ve kısa vadeli bir bakış açısıdır. Zira Türkiye ihracattan kazandığı her 100 doların en az 65 dolarını, bu ihraç malını üretmek için ithalata vermek zorundadır.” dedi.

Başkan Bahar, meclis toplantısında yüksek kur politikası eleştirirken şunları söyledi: “Antalya'mızın 3 milyar dolara yakın mal ihracatı bulunmakta. 13 milyonu havayoluyla olmak üzere 15 milyona yakın yabancı ziyaretçimiz var. Yani hizmet ihracatında da çok güçlüyüz.

Türkiye genelinde ihracatçılarımızda gördüğümüz çok yanlış ve tehlikeli bir kur bilinci var. Ben buna kur sevdası diyorum. Peki nedir bu?

2021'de ihracat artacak diye döviz kurunun bilinçli olarak yükseltildiği bir süreç yaşadık. O günlerdeki “rekabetçi kur” sloganını hepimiz hatırlıyoruz.

Ne olacaktı?

Kur yükselecek, Türk malları Dolar ve Euro bazında ucuzlayacak böylece ihracat artacaktı. Buna karşılık kur yüksek olduğu için yabancı mallar pahalılaşacak, ithalat azalacaktı. Böylece daha fazla ihracat, daha az ithalat yoluyla cari denge iyileşecekti.

Dolar iki ay içinde 9 liradan 18 liraya yükseldi. Ama artan ihracat değil, ithalat oldu. Kur geçişkenliği dediğimiz olgu ile enflasyon patladı. Maliyetler sıçradığı için hepimiz bunu ister istemez kendi fiyatlarımıza yansıtmak zoruna kaldık.

Kurun yükselmesi ile ihracatın artması ilk bakışta akla uygun gibi görünse de bu son derece yanlış ve kısa vadeli bir bakış açısıdır. Zira Türkiye ihracattan kazandığı her 100 doların en az 65 dolarını, bu ihraç malını üretmek için ithalata vermek zorundadır.

Bunları neden dikkatinize sunuyorum? Çünkü bizim bu anlayıştan uzaklaşmamız gerekiyor. Eğerbu yaklaşım doğru olsaydı, bütün ülkeler kendi paralarının değerini düşürmeye çalışırlardı. Bugün önde gelen ekonomilere bakıyoruz. Var mı öyle bir örnek?

Olmadığını görüyoruz.

Bizim asıl ihtiyacımız olan katma değeri yüksek ihracat yapmaktır, yüksek teknolojili ürün satmaktır. Türkiye ihracatında yüksek teknolojili ürünlerin payı yıllardan beri yüzde 3 civarında seyrediyor. Biz neden burada takıldık, kaldık diye düşünmemiz gerekiyor. Ar-Ge'ye, inovasyona odaklanmamız gerekiyor. Teknolojiyi her alanda daha fazla kullanmamız gerekiyor. 800 yıl önce Mevlana “Dün dünde kaldı cancağazım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” demiş. Biz hala aynı şeyleri söylüyor, aynı şeyleri yapıyoruz. Aynı şeyleri yapıp, farklı bir sonuç bekleyebilir miyiz?

Hayır!

Artık yeni şeyler söylemeli ve yeni şeyler yapmalıyız.”

SON DAKİKA