SON DAKİKA

logo

KIRKGÖZ GÖLÜ’NE KORUMA OPERASYONU

Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç, 32 mahalle muhtarıyla birlikte Antalya Su ve Atıksu idaresi (ASAT) Genel Müdürü İbrahim Kurt’u ziyaret etti. CHP Döşemealtı İlçe Başkanı Reşit Doğan ve İYİ Parti İlçe Başkanı Ali Özbey’in de eşlik ettiği ziyarette Kırkgöz Gölü masaya yatırıldı.

HAYAT DAMARIMIZ

    Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç, kentin en önemli su kaynaklarından olan Kırkgöz Gölü’nün koruma altına alınması ve setlerin yükseltilmesiyle ilgili olarak DSİ Bölge Müdürlüğü ve ASAT Genel Müdürlüğü ile görüştüğünü söyledi. Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de çeşitli coğrafi bölgelerde göllerde suların azalması, hatta kurumasını endişeyle izlediklerini belirterek, “Kırkgöz Gölü bizim hayat damarımız. Ekolojik dengenin bozulmaması gölün korunmasına bağlıdır” dedi.

SU KAYBI ÖNLENECEK    

    Kırkgöz Gölü’nün  su seviyesinin azalmasını önlemek için tüm imkanlarıyla çalıştıklarını söyleyen ASAT Genel Müdürü İbrahim Kurt ise, “Kırkgöz Gölüne yapılacak barajlama ile suyun kaybı önlenecek. En verimli ve temiz su zaten tarımsal alanda kullanılacak. Bizim amacımız Kırkgöz Gölü’nün yüzyıllar boyu kente hizmet etmesini sağlamak” diye konuştu. Muhtarların sorularını da yanıtlayan Kurt ilçeye yapılacak yatırımlar ve devam eden çalışmalar hakkında bilgi verdi.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.12.24 09:29:14
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Sedanur’dan 275 gündür haber alınamıyor

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde 275 gün önce kaybolan Sedanur Uludağ’dan ses seda yok. Kaybolduğu günden bu yana sırra kadem basan 21 yaşındaki genç kızdan hala bir haber alınamadı.
Gazipaşa’da 24 Kasım 2022 günü kaybolan 21 yaşındaki Sedanur Uludağ adeta sırra kadem bastı. Kaybolduğu günden bu..

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde 275 gün önce kaybolan Sedanur Uludağ’dan ses seda yok. Kaybolduğu günden bu yana sırra kadem basan 21 yaşındaki genç kızdan hala bir haber alınamadı.
Gazipaşa’da 24 Kasım 2022 günü kaybolan 21 yaşındaki Sedanur Uludağ adeta sırra kadem bastı. Kaybolduğu günden bu yana kendisinden haber alınamayan genç kızla ilgili arama çalışmaları da hiçbir sonuç vermemişti. Kaybolduğu günden bu yana aranan Sedanur’un kaybolmasının ardından en ufak bir ipucuna dahi rastlanmadı.

Olayın geçmişi
Gazipaşa’da 275 gündür haber alınamayan genç kızın, Koru Sahili’nde yalnız bir şekilde yürüdüğü anların bir iş yerinin güvenlik kameraları tarafından kaydedildiği görüntüler ortaya çıkmıştı. Yapılan arama çalışmalarına rağmen kızlarının izini bulamayan aile, televizyon programına çıkmış ve Sedanur Uludağ’ın dosyası cinayet büroya devredilmişti. Antalya’dan gelen özel bir ekip, Sedanur olayını çözmek için geniş çaplı inceleme başlatmış, Sedanur’un yakınları ve arkadaşları özel ekip tarafından o dönemde ifadeye çağrılmıştı. Genç kızın en son görüldüğü Poyraz Limanı mevkiinde aylar önce yeniden arama başlatılmıştı. Polislere, AFAD ekiplerinin destek verdiği çalışmalarda kadavra köpeği ile bölgede arama tarama faaliyeti gerçekleştirilmesine rağmen çalışmalarda bir ize rastlanmamıştı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.26 13:53:28
Son Düzenlenme Tarihi :





KANSER HASTALARINA 7 ÖNEMLİ ÖNERİ

Tüm dünyada görülme sıklığı artış gösteren ve hayat kayıplarının ilk sıralardaki nedenini oluşturan kanser çağımızın en önemli hastalıkları arasında yer alıyor. Tıp ve teknoloji alanında yaşanan ilerlemelerle günümüzde daha erken dönemde teşhis edilebilen kanser hastalığında multidisipliner tedavi anlayışı büyük önem taşıyor. Değiştirilebilir risk faktörlerinden uzak durmak kanserden korunmakta en önemli basamağı oluşturuyor. Ancak kanser hastalığı ortaya çıkmışsa hastaların beslenmeden doktor takibine, hareketli bir yaşam tarzı benimsenmesinden güneş ışınlarından korunmaya kadar birçok noktaya dikkat etmesi gerekiyor. Memorial Hastanesi Tıbbi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Umut Demirci, kanser tedavisinde dikkat edilmesi gereken konular ile ilgili bilgi verdi. 

 

Memorial Hastanesi’nde bu yıl “Kanserle Yaşam” toplantısının 6.sı gerçekleştirildi. Kanser hastaları, hasta yakınları ve alanında uzman hekimlerin bir araya geldiği toplantıda kanser ve tedavi yöntemleri ile ilgili güncel bilgiler paylaşıldı. Onkoloji alanında uzman hekimlerin katıldığı toplantıda kanserle yaşam, psikoonkolojik destek, güncel tedavi yöntemleri, tedavide teknolojinin kullanımı, kanserde beslenme, kanser cerrahisinde modern uygulamalar ve tedavi adımları gibi önemli konu başlıkları ele alındı.

 

Toplumda kanser farkındalığı artırılmalı

 

Toplumun kanser hastalığı konusunda bilgilendirilmesi ve kanser ile ilgili araştırmaların desteklenmesi amacıyla 1947 yılında Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği’nin önerisi ile 1-7 Nisan tarihleri “Kanser haftası” olarak belirlendi. Kontrolsüz ve anormal hücre bölünmesi sonucu ortaya çıkan bir hastalık olan kanser hastalığı kişiyi ve yakınlarını fiziksel, psikolojik ve sosyal yönden ciddi oranda etkilemektedir. Erken tanının büyük önem taşıdığı kanser hastalığında tarama programları ise günümüzde giderek yaygınlaşmaktadır. Kanser haftasında yapılan etkinliklerle toplumsal bilincin oluşması, tarama programları ile erken tanının konulabilmesi ve kansere bağlı ölümlerin önüne geçilmesi hedeflenmektedir. 

 

Akciğer ve meme kanseri ilk sırada yer alıyor

 

Kanserin görülme sıklıkları kadın ve erkek cinsiyete göre farklılık göstermektedir. Ülkemizde erkeklerde akciğer kanseri, kadınlarda ise meme kanseri en sık görülen kanserler arasında yer almaktadır. Bununla birlikte erkeklerde ikinci sıklıkta prostat, kadınlarda ise tiroid kanseri görülmektedir. Kolorektal kanserler ise her iki cinsiyette de en sık görülen kanserler arasında üçüncü sırada yer almaktadır. 

 

Risk faktörlerinden uzak durulmalı

 

Kanser hastalığı oluşumunda etkili olan risk faktörleri değiştirilemeyen ve değiştirilebilir faktörler olarak ikiye ayrılmaktadır. İleri yaş, aile öyküsü, genetik ve cinsiyet değiştirilemeyen risk faktörleri arasında yer alırken; çevresel faktörler olarak da adlandırılan değiştirilebilir risk faktörleri olan sigara kullanımı, kimyasal maruziyet, yoğun alkol tüketimi, hareketsiz yaşam tarzı, kötü ve yetersiz beslenme, UV ışınlarına aşırı ve korunmasız maruziyet, radyasyon ve bazı mikroorganizmalar kansere neden olabilmektedir. 

 

Pandemi süreci ileri evre hastalarda hastalığın ilerlemesine neden oldu

 

Kanser ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalarda çeşitli nedenlerle kemoterapi tedavisinin ertelenmesinin kanser hastalığında sağ kalım oranlarını olumsuz yönde etkilediği ortaya konulmaktadır. Aralık 2019 yılında Çin’de başlayan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılarak pandemiye neden olan Covid 19 enfeksiyonu, bireylerde endişe ve korkuya sebep oldu. Yaşanan sosyal izolasyonlar ve karantina süreçleri bu dönemde kanser hastalarının tedavilere zamanında ulaşamamasına ve hastaların enfeksiyon riski sebebiyle takip ve tedavilerini ertelemelerine neden oldu. Bu süreçte takipler online görüşmelerle, tedaviler ise damar yolu yerine ağızdan kullanılan haplarla sürdürüldü. Kanser hastalığı tedavi uygulanmadığı ve takip edilmediği durumlarda ilerleme gösterebilen bir hastalık olduğundan, özellikle ileri evre ve hayati organ tutulumu olan hastalarda hastane başvurularındaki gecikme nedeniyle hastalık ilerlemesi ile karşılaşıldı. Bununla birlikte akciğer tutulumuna sebep olan Covid-19’un tespiti için çekilen akciğer tomografileri de erken evre akciğer kanseri hastalarının tespit edilmesinde rol oynadı. Bu sebeple pandemi döneminde akciğer kanseri tanısında bir artış yaşandı. 

 

Kanserde yenilikçi tedaviler

 

Kanser hastalığında yeni tedavi seçeneklerinin her geçen gün artması, hastaların iyileşme oranları ve sağ kalım sürelerinin artmasını sağlamaktadır. Öncelikle ileri evre hastalıklarda çalışmaları yapılan ve onaylanan tedaviler, günümüzde ameliyat öncesi dönem de dahil olmak üzere olumlu sonuçları ile tedavide kullanılabilir hale gelmiştir. Standart kemoterapinin yanı sıra akıllı ilaçlar olarak adlandırılan hedefe yönelik tedaviler ile tedavinin etkinliği artmakta ve daha az yan etki ile karşılaşılmaktadır. Kanserde kontrolsüz büyümeye neden olan ve hücre içi sinyalizasyonu tetikleyen genetik mutasyonların tespiti ile bu mutasyonlara yönelik hedefe yönelik ilaçların sayısı da günden güne artış göstermektedir. Bu yeni ilaçlar, kanser hastalığında tedavi başarısını olumlu yönde etkilemektedir. Genetik mutasyonların tespitinde tümör dokusunda yapılan moleküler testlerin yanı sıra doku biyopsisinin alınamayacağı durumlarda, kanda dolaşan tümör DNA’sını değerlendiren likit biyopsiler de kolay ve pratik bir şekilde uygulanabilmektedir. Test sonuçlarının değerlendirilmesi ile de hastalara kişiye özgü tedaviler planlanmaktadır. 

 

Ayrıca akciğer kanseri ve cilt kanseri başta olmak üzere daha birçok kanser türünde bağışıklık sisteminin tümör hücresi ile savaşını tetikleyen immünoterapi alanında da önemli gelişmeler olmuştur. Hatta günümüzde immünoterapi, kematorepi ile birlikte kombine olarak kullanılabilmektedir. Bununla birlikte kanser aşı çalışmaları da yoğun bir şekilde devam etmektedir. Prostat kanserindeki onaylanmış aşı tedavisinden sonra cilt kanserinde de mRNA kişiselleştirilmiş aşı uygulaması ile beraber immünoterapinin ileri evre cilt kanserinde olumlu sonuçları beklenmekte olup, gelecekte kanser tedavisinde kullanılabilecektir. 

 

Kanser hastalarının tedavi sürecinde dikkat etmesi gerekenler

 

Kanserden korunmak için risk faktörlerine karşı önlemlerin alınması gerekir. Ancak kanser hastalığı ortaya çıkmışsa hastaların dikkat etmesi gereken noktalar şöyle sıralanabilir:

 

-Aktif ve pasif sigara içiciliğine son verilmeli, sigara bulunan ortamlardan uzak durulmalıdır

 

-Alkol kullanımı sınırlandırılmalı, mümkünse hiç kullanılmamalıdır

 

-Hareketli bir yaşam tarzı benimsenmeli ve düzenli fiziksel aktiviteler hayata entegre edilmelidir. 

 

-Hastalar düzenli doktor kontrollerini aksatmamalıdır.

 

-Ultraviyole ışınlarına karşı tedbirli olunmalı ve güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır

 

-Beslenme kanser tedavisinde önemli bir yer tutmaktadır. Bireyler günlük enerji ve kalori ihtiyacını doğru bir şekilde karşılayabilmelidir. Kanser hastalarında kilogram başına 1,5 gram kaliteli yüksek protein alımı sağlanmalı, yağ içeriği yüksek işlenmiş gıdalar tüketilmemeli, ızgara, haşlama gibi pişirme yöntemleri tercih edilmeli, taze sebze ve meyveler tüketilmeli, kas dokusunu güçlendiren yüksek kaliteli proteinler tüketilmelidir. 

 

-İdeal kilo kontrolünü sağlayacak şekilde sağlıklı beslenme, fiziksel aktivitenin artırılması, normal sınırlarda vitamin D düzeyi gerek sağlıklı bireylerde kanser gelişiminin önlenmesi, gerekse de takipte olan hastalarda önem taşır. 


-MEMORİAL İLETİŞİM


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.11 12:42:53
Son Düzenlenme Tarihi :