EHF Kadınlar Avrupa Kupası 3’üncü turunda Ukrayna temsilcisi HC Galychanka Lviv ile oynanacak maçlar öncesi Konyaaltı Belediye Spor Kulübü Antrenörü Birol Ünsal, takım kaptanları Monika Janeska Kıldan ve Yasemin Şahin ile kulüp yöneticisi Erkan Kemerden TSYD Antalya Şubesi’nde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Erhan Kemerden yaptığı açıklamada hentbol severleri maça çağırırken, “Yarın oynayacağımız Avrupa maçına tüm Antalyalıları davet ediyoruz. Konyaaltı Belediyespor Kadın Hentbol Takımımız Antalyamızı Avrupa’da tek temsil eden takım. Tüm Antalyalıları maça davet etmek istiyoruz. Maçımız Antalyaspor Spor Salonunda saat 16.00'da hem Cumartesi hem de Pazar günü iki karşılaşma olarak oynanacaktır. Tüm sporseverleri bekliyoruz” dedi.
BİROL ÜNSAL
“Antalyaspor spor basınını her zaman hentbolün yanında gördük. Antalya’da bana göre en başarılı spor branşı. Türkiye kupaları, lig şampiyonlukları, üniversiteler, liseler her alanda Antalya’yı zirveye taşıdı. Milli takımlara çok sayıda sporcu ve antrenör vermiş, yetiştirmiş bir branş. Antalya’da 2-3 yıl aradan sonra tekrar Avrupa kupası oynamaktan mutluyuz.
Bizim tekrar buralara gelmemizi sağlayan başta belediye başkanımız, spor kulübü başkanımıza teşekkür ediyorum. Antalyalı hentbolcülerin sevinçlerinin yarım kalmasının önüne geçtiler.
Hentbolde 3. yılımız. İlk yıl düşmemek üzere bir takım oluşturduk. Ligi 8.nci bitirdik. Geçen yılda ligi 4.ncü bitirdik ve Avrupa Kupası oynamaya hak kazandık.
Konyaaltı Belediyesi olarak Avrupa’da 64 takım arasında yer alıyoruz. Birinci turu Yunanistan takımı ile oynadık. İki maçı da Antalya’da oynadık ve maçları kazanarak 32 takım arasına kaldık. Şu anda Avrupa’da Konyaaltı Belediyespor hentbol takımımız 32 takım arasında yer alıyor. Hedefimiz kupaya, finale bir adım daha yaklaşmak.
Ukrayna’nın HC Galychanka Lviv takımı ile oynayacağız. Son derece genç, geçen yıl yarı final oynamış proje takımı. Ama Konyaaltı Belediyesi Kadın Hentbol takımı da çok iyi kadroya sahip ve iddialı bir takım. Şu anda tüm kulvarlarda iddiamız devam ediyor.
Avrupa Kupası farklı bir ambians. Ülkemizi ve Antalya’yı temsil ediyoruz. Kadromuzda uluslararası tecrübeye sahip sporcular var. Onlar maçın öneminin farkındalar. Umarım skor ve her şey bizim lehimize olur.
Turu geçmeyi çok istiyoruz. Maça hazırız. Nihai hedefimiz Antalya’ya bir kupa getirmek. Antalya bunu hak eden bir şehir. Hentbol olarak da yıllardır bu başarıları almaya çalışıyoruz. Yaklaştığımız, ucundan tuttuğumuz Avrupa Kupasını bu kez mutlaka Antalya’ya getirmek istiyoruz.
Maça hazırız. İnşallah kazanırız.
KAPTANLARDAN MAÇA DAVET
Konyaaltı Belediye Spor Kulübü Kadın Hentbol Takımı kaptanlarından Monica Janeska Kıldan, rakibi çok iyi analiz ettiklerini ve maça hazır olduklarını ifade etti.
Avrupa kupalarında sonuna kadar iddialı olduklarını vurgulayan Kıldan, rakibin oldukça hızlı ve dinamik bir takım olduğunu, ancak kendilerinin de çok iyi bir takıma sahip olduklarını ve bütün arkadaşlarına çok güvendiğini söyledi.
Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen’e, kupayı Konyaaltı’na getirmek için söz verdiklerini belirten Kıldan, gtaraftarları yanuında görmek istediklerini belirtti.
ŞAHİN : “KUPAYI GETİRMEK İSTİYORUZ”
Konyaaltı Belediye Spor Kulübü’ne transfer olurken, öncelikli hedefinin Avrupa kupasını kazanmak olduğunu bütün röportajlarda belirttiğini ifade eden kaptan Yasemin Şahin ise, “Başkanımız ve kulüp yöneticilerimi, bu hedef doğrultusunda bir takım kurdu. Takım arkadaşlarımla birlikte inancımız tam. Bu kupayı buraya getirmek için çok çalışıyoruz. Bütün analizlerimizi ve değerlendirmelerimizi yaptık. Bütün hazırlıklarımızı, rakibimizi yenerek turu geçmek için tamamladık. Şu an, heyecan ve sabırsızlıkla maç saaatinin gelmesini bekliyoruz’’ dedi.
Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Meclis Üyesi aday listesi Seçim Kurulu'na teslim edildi
30 dakika önce Ak Parti Elmalı İlçe Başkanı Mustafa Başkaya tarafından Seçim Kurulu’na verilen Cumhur ittifakı Elmalı Belediye Meclis Üyeleri aday listesi şöyle:
30 dakika önce Ak Parti Elmalı İlçe Başkanı Mustafa Başkaya tarafından Seçim Kurulu’na verilen Cumhur ittifakı Elmalı Belediye Meclis Üyeleri aday listesi şöyle:
1.İsmail Demir 2.Ömer Doğan 3. Ali Rıza Özekoğlu 4.Durmuş Aslan 5.Fatih Ekici 6.Yasemin Ay 7.Abdullah Büyükaydın 8.Serhan Dulluç 9.Mehmet Tunç 10.Mustafa Baloğlu 11.Hasan Kurt 12.Arif Kılınç 13.Ahmet Örnekçi KONTENJAN 1.Osman Durdemir 2.Mustafa Çavdar
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.02.18 17:15:03
Son Düzenlenme Tarihi :
Kaleiçi’nin simge ismi ‘Mustafa Kaptan’ın heykelinin omuzundaki güvercin ikinci kez ortadan kayboldu
Antalya’da tarihi Kaleiçi’nin simge ismi Kaptan Mustafa Ekizler’in heykelindeki güvercin sembolü iki kez ortadan kayboldu. Kaptanın torunu Sinem Ekizler, “Dedem ‘Mühim olan arkada bir eser bırakabilmek’ derdi. Güvercinler dedemi hatırlatan ve onunla bağ kurmuş bir semboldü. Bu bizi ailecek çok üzdü” dedi.
1905-2001 yılları arasında yaşayıp 96 yaşında hayata gözlerini yuman Kaptan Mustafa Ekizler anısına Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından 1 Temmuz 2021 tarihinde Kabotaj Bayramı’nda Kaleiçi İskele Camii yanına heykeli dikildi. Kaptan Mustafa Ekizler’in heykelinin sağ omzuna da kuşlarla ayrı bir bağı olduğu için güvercin sembolü koyuldu. Bölgede çok sevilen ve sayılan deniz kurdunun heykelindeki güvercin ortadan kayboldu. Ekizler ailesinin durumu belediye yetkililerine haber vermesinin ardından yeni güvercin sembolü heykele monte edildi. Kaptan Ekizler’in torunu Sinem Ekizler (35), geçtiğimiz aylarda Kaleiçi’nde dolaştığı esnada dedesinin omzundaki güvercin heykelinin yine yerinde olmadığını gördü. Aile fertleri, ikinci kez üzüntü yaşadı.
“Rotasından hiçbir zaman şaşmadı”
Dedesinin kendisinde ayrı bir yeri olduğunu belirten Sinem Ekizler, Kaptan Mustafa Ekizler’in yaşamı hakkında şunları söyledi:
“Dedem, yat limanında nasıl kocaman bir kaptansa benim için de kocaman bir aşktı. Çok mütevazi bir insandı. Sesini yükselttiğini ya da kızdığını hiç duymadım. İyilik yapmayı çok seven birisiydi. Maddiyata hiç önem vermezdi. Yaz aylarında her cuma kapısının önünde karpuz kavun, kışın da lokum ve bisküvi dağıtıyordu. Bazı iyiliklerinde ise kesinlikle kimsenin bilmesini istemezdi. Çocukluk halimle dedemi takip etmiştim ve birilerine iyilik yaptığını görmüştüm. Aramızda bir sır kalmasını istemişti. O sırrı taşıyacağım için ayrı bir mutlu olmuştum. Dedem balık tutuyorsa herkes yemeli, balık tutup geliyorsa mahalleliye dağıtmalı. Evet şu an belki batıl inanç olabilir ama eskiler çok inanırmış; evlenmek isteyip 40 dalga aşmak isteyenleri kırmaz, onlara 40 dalga aştırırmış. Kaptanlığına diyecek bir sözüm yok, çünkü rotasından hiçbir zaman şaşmadı. Herkesin yardımına seve seve koşar, karşılığında ise bedel asla almazdı. İyi bir insandı ve merhametliydi. Aynı zamanda camide de müezzinlik yapardı ve camiden de herhangi bir karşılık almadı.”
Dedesinin Mustafa Kemal Atatürk ile bir anısını da paylaşan Ekizler, “Dedem Atatürk ilk geldiğinde 9-10 yaşlarındaymış. İkinci geldiğinde ise genç yaşlardaymış. Atatürk’ün çok kibar konuştuğunu, çok mütevazı olduğunu ve sohbetinin çok güzel olduğunu söylerdi. Dedem, ‘Onunla sohbet ederken mutlaka bir şeyler öğreniyorduk’ derdi. İlk karşılaşmalarında dedemin ismini duyunca neler yaptığını, nerede yaşadığını sormuş. O da anlattıktan sonra Atatürk arkasına dönüp ‘Mustafa’ya hemen bir ev verin’ demiş. Tamam diyorlar hemen ilgileniyorlar ancak Mustafalar karışıyor. İkinci gelişinde Atatürk dedeme evi alıp almadığını soruyor. Dedem de ‘Aldım paşam, teşekkür ederim’ diyor. Oysa almadığı bir eve ‘Aldım’ diyor. İşin arkasına düşmüyor, çünkü gözü ve gönlü tok bir adamdı hem de Atatürk’ü kırmak istemediğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Koruma altına alınması gerektiğini düşünüyorum”
Ekizler, heykelin ikinci kez ortadan kaybolmasının nedenini bilmediklerini aktararak, “Heykel dikilme töreninde buradaydım. 2 yıl önce 1 Temmuz Kabotaj Bayramı’nda dikildi. Biz ailecek çok mutlu olduk. Çünkü dedem, ‘Mühim olan arkada bir eser bırakabilmek’ derdi. Dedemin güvercin ve kumrularla ayrı bir bağlantısı vardı. Bir ıslık ve elini tokatlayarak onları çağırırdı. Sabah, öğle, akşam onları beslerdi. O yüzden heykelde de güvercin vardı. Güvercinin burada olmamasının sebebini bilmiyorum. Kırılmış da olabilir, rüzgar uçurmuş ya da çalınmış da olabilir. Ancak yapmasalardı, yerinde kalsaydı iyi olacaktı. Çünkü bu bizi ailecek çok üzdü. O dedemi hatırlatan ve onunla bağ kurmuş bir şeydi. Dedemin yeğeni müracaatta bulundu, ardından geçici bir güvercin konuluyor. Siyah bir güvercindi. Ancak maalesef o da yok. Neden yok? Eğer buradan ikinci kez gidiyorsa, korunmaya alınması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Antalya’nın ilk çevrecisi
Kaptan Mustafa Ekizler hakkında ise heykelin yanında bulunan bilgilendirme yazısında şu ifadeler yer alıyor:
“Herkesçe çok sevilen ve sayılan Antalyalı eski bir deniz kurdudur. Çocukluk ve gençlik yıllarında iki kez Büyük Atatürk’ümüzün ilgi ve iltifatlarına mazhar olup, onu teknesinde ağırlama şerefine nail olmuştur. Denizlerin korunmasından, bütün kuşlarla konuşmasına kadar kendine has sıra dışı özellikleriyle kent belleğinde yer etmiş yüce gönüllü bir insandır. Antalya’nın ilk çevrecisidir. Onun Antalya tarihine, doğasına ve insanına sahip çıkan saygın kişiliği gelecek kuşaklar için güzel bir örnek olacaktır. Kaptan Mustafa Ekizler bu limanda 1919-21 İtalyan işgalini, Türk-Yunan mübadelesini yaşamış, 2. Dünya Savaşı’nda Fransız St Didier gemisi İngiliz uçaklarınca batırılırken iskeleye giren bir torpil onun büyük teknesini havaya uçurmuştur. Hayatının sonuna kadar İskele Camii’nin hamisi olmuş, onun tamir ve bakımına katkıda bulunmuş, camiye müezzin atanmadığı zamanlarda ezanları minareden bizzat kendisi okumuştur. 1905 yılında Antalya’da doğan bu güzel insan, 1 Mart 2001 yılında 96 yaşında aramızdan ayrılmıştır. Bu camiden son yolculuğuna uğurlanırken Antalya’nın bütün kuşları onu yine yalnız bırakmamıştır.
Kaynak : İHA
1905-2001 yılları arasında yaşayıp 96 yaşında hayata gözlerini yuman Kaptan Mustafa Ekizler anısına Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından 1 Temmuz 2021 tarihinde Kabotaj Bayramı’nda Kaleiçi İskele Camii yanına heykeli dikildi. Kaptan Mustafa Ekizler’in heykelinin sağ omzuna da kuşlarla ayrı bir bağı olduğu için güvercin sembolü koyuldu. Bölgede çok sevilen ve sayılan deniz kurdunun heykelindeki güvercin ortadan kayboldu. Ekizler ailesinin durumu belediye yetkililerine haber vermesinin ardından yeni güvercin sembolü heykele monte edildi. Kaptan Ekizler’in torunu Sinem Ekizler (35), geçtiğimiz aylarda Kaleiçi’nde dolaştığı esnada dedesinin omzundaki güvercin heykelinin yine yerinde olmadığını gördü. Aile fertleri, ikinci kez üzüntü yaşadı.
“Rotasından hiçbir zaman şaşmadı”
Dedesinin kendisinde ayrı bir yeri olduğunu belirten Sinem Ekizler, Kaptan Mustafa Ekizler’in yaşamı hakkında şunları söyledi:
“Dedem, yat limanında nasıl kocaman bir kaptansa benim için de kocaman bir aşktı. Çok mütevazi bir insandı. Sesini yükselttiğini ya da kızdığını hiç duymadım. İyilik yapmayı çok seven birisiydi. Maddiyata hiç önem vermezdi. Yaz aylarında her cuma kapısının önünde karpuz kavun, kışın da lokum ve bisküvi dağıtıyordu. Bazı iyiliklerinde ise kesinlikle kimsenin bilmesini istemezdi. Çocukluk halimle dedemi takip etmiştim ve birilerine iyilik yaptığını görmüştüm. Aramızda bir sır kalmasını istemişti. O sırrı taşıyacağım için ayrı bir mutlu olmuştum. Dedem balık tutuyorsa herkes yemeli, balık tutup geliyorsa mahalleliye dağıtmalı. Evet şu an belki batıl inanç olabilir ama eskiler çok inanırmış; evlenmek isteyip 40 dalga aşmak isteyenleri kırmaz, onlara 40 dalga aştırırmış. Kaptanlığına diyecek bir sözüm yok, çünkü rotasından hiçbir zaman şaşmadı. Herkesin yardımına seve seve koşar, karşılığında ise bedel asla almazdı. İyi bir insandı ve merhametliydi. Aynı zamanda camide de müezzinlik yapardı ve camiden de herhangi bir karşılık almadı.”
Dedesinin Mustafa Kemal Atatürk ile bir anısını da paylaşan Ekizler, “Dedem Atatürk ilk geldiğinde 9-10 yaşlarındaymış. İkinci geldiğinde ise genç yaşlardaymış. Atatürk’ün çok kibar konuştuğunu, çok mütevazı olduğunu ve sohbetinin çok güzel olduğunu söylerdi. Dedem, ‘Onunla sohbet ederken mutlaka bir şeyler öğreniyorduk’ derdi. İlk karşılaşmalarında dedemin ismini duyunca neler yaptığını, nerede yaşadığını sormuş. O da anlattıktan sonra Atatürk arkasına dönüp ‘Mustafa’ya hemen bir ev verin’ demiş. Tamam diyorlar hemen ilgileniyorlar ancak Mustafalar karışıyor. İkinci gelişinde Atatürk dedeme evi alıp almadığını soruyor. Dedem de ‘Aldım paşam, teşekkür ederim’ diyor. Oysa almadığı bir eve ‘Aldım’ diyor. İşin arkasına düşmüyor, çünkü gözü ve gönlü tok bir adamdı hem de Atatürk’ü kırmak istemediğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Koruma altına alınması gerektiğini düşünüyorum”
Ekizler, heykelin ikinci kez ortadan kaybolmasının nedenini bilmediklerini aktararak, “Heykel dikilme töreninde buradaydım. 2 yıl önce 1 Temmuz Kabotaj Bayramı’nda dikildi. Biz ailecek çok mutlu olduk. Çünkü dedem, ‘Mühim olan arkada bir eser bırakabilmek’ derdi. Dedemin güvercin ve kumrularla ayrı bir bağlantısı vardı. Bir ıslık ve elini tokatlayarak onları çağırırdı. Sabah, öğle, akşam onları beslerdi. O yüzden heykelde de güvercin vardı. Güvercinin burada olmamasının sebebini bilmiyorum. Kırılmış da olabilir, rüzgar uçurmuş ya da çalınmış da olabilir. Ancak yapmasalardı, yerinde kalsaydı iyi olacaktı. Çünkü bu bizi ailecek çok üzdü. O dedemi hatırlatan ve onunla bağ kurmuş bir şeydi. Dedemin yeğeni müracaatta bulundu, ardından geçici bir güvercin konuluyor. Siyah bir güvercindi. Ancak maalesef o da yok. Neden yok? Eğer buradan ikinci kez gidiyorsa, korunmaya alınması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Antalya’nın ilk çevrecisi
Kaptan Mustafa Ekizler hakkında ise heykelin yanında bulunan bilgilendirme yazısında şu ifadeler yer alıyor:
“Herkesçe çok sevilen ve sayılan Antalyalı eski bir deniz kurdudur. Çocukluk ve gençlik yıllarında iki kez Büyük Atatürk’ümüzün ilgi ve iltifatlarına mazhar olup, onu teknesinde ağırlama şerefine nail olmuştur. Denizlerin korunmasından, bütün kuşlarla konuşmasına kadar kendine has sıra dışı özellikleriyle kent belleğinde yer etmiş yüce gönüllü bir insandır. Antalya’nın ilk çevrecisidir. Onun Antalya tarihine, doğasına ve insanına sahip çıkan saygın kişiliği gelecek kuşaklar için güzel bir örnek olacaktır. Kaptan Mustafa Ekizler bu limanda 1919-21 İtalyan işgalini, Türk-Yunan mübadelesini yaşamış, 2. Dünya Savaşı’nda Fransız St Didier gemisi İngiliz uçaklarınca batırılırken iskeleye giren bir torpil onun büyük teknesini havaya uçurmuştur. Hayatının sonuna kadar İskele Camii’nin hamisi olmuş, onun tamir ve bakımına katkıda bulunmuş, camiye müezzin atanmadığı zamanlarda ezanları minareden bizzat kendisi okumuştur. 1905 yılında Antalya’da doğan bu güzel insan, 1 Mart 2001 yılında 96 yaşında aramızdan ayrılmıştır. Bu camiden son yolculuğuna uğurlanırken Antalya’nın bütün kuşları onu yine yalnız bırakmamıştır.
Kaynak : İHA