SON DAKİKA

logo

Demir malzemesi satın alınacaktır

KEPEZ BELEDİYESİ PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ

Çeşitli Demir Malzemeleri alınması işi mal alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.

 Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 02.06.2022 - 10:00'da Encümen Toplantı Salonu adresinde yapılacaktır. * DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.05.11 20:54:11
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Her gün geldiği enkaz bölgesinde, komşuları ve arkadaşları için gözyaşı döküyor

Depremin en büyük yıkımı yaptığı Hatay’da, baba yadigarı 54 yıllık iş yeri yerle bir olan kadın, her gün geldiği enkaz bölgesinde büyük üzüntü yaşıyor. Yeni bir iş yeri açmasına rağmen Remziye Banu Güney, "Komşularım, halkımız yaşasaydı da benim hiçbir şeyim olmasaydı" dedi.
6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkım Hatay’da meydana geldi. Antakya ilçesi Cebrail Mahallesi Cumhuriyet Caddesi üzerinde, babasından kalan kuyumculuğu devam ettiren iş kadını Remziye Banu Güney’in iş yerinin bulunduğu apartman da yıkıldı. Apartman enkaz yığınına dönerken mahallede de yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Güney’in yaşadığı apartman ise hasar almasına rağmen yıkılmadı. Güney, depremde yakın arkadaşlarını ve esnaflık yaptığı bölgedeki komşularını kaybetti. Uzun süre işlerinden uzaklaşıp köydeki evinde yaşayan Güney, çocukları ve kardeşlerinin tavsiyesi üzerine başka bir adreste kuyumcu dükkanını açtı. Babasından devraldığı 54 yıllık iş yerinin özlemini çeken 3 çocuk annesi kadın, her gün eski dükkanının bulunduğu adrese geliyor. Cadde üzerinde boşluklara bakıp üzülen Güney, enkazda iş yerinden kalan bir anı bulabilmek için de arama yapıyor. Komşularına, arkadaşlarına üzülen ve zaman zaman gözleri dolan Güney, kendisinin ise yaralanmaktan hatta ölümden kedisi sayesinde kurtulduğunu dile getirdi.

"Arkadaş ve komşularımı kaybettim"
Remziye Banu Güney, deprem gecesinin dehşet verici olduğunu hatırlatarak, sanki mahşeri yaşadıklarını söyledi. Depremin bitmesini yere oturarak beklediğini dile getiren Güney, "Böyle bir deprem yaşamadık hiç. Deprem bitti. Evde her şey yıkılmış birbirine karışmıştı. Telefonumu bulamadım ve hemen merdivenden inmeye çalıştım. Güçlükle aşağı inebildim. Annemlerin olduğu eve gittim çok şükür hayattaydılar. Birinci derece yakınımı depremde kaybetmedim ama iş yerimin olduğu mahallede çok arkadaşımı ve komşumu kaybettim" diye konuştu.

"Deprem sabahı her şey yok oldu"
54 yıllık kuyum üzerine faaliyet gösterdikleri aile firmasının da yıkıldığını anlatan Güney, "Babamdan kalma yadigarımızdı. Cebrail Mahallesi Cumhuriyet Caddesi’ndeki iş yerimde anılarımı, dostlarımı kaybettim. İçimde onların acısı var. Bu cadde bambaşkaydı. 3 ayı geçti, neredeyse her gün buraya geliyorum. İş yerimden anı diye bir şey kalmadı, hiçbir şey alamadım. Komşularım, halkımız yaşasaydı benim hiçbir şeyim olmasaydı. Çok değerli insanlardı. Burası benim için iş yeri değil evden bile daha kıymetliydi. Ailemden kalan manevi bir yerdi, yıllarca sahip çıktım. Çıktığıma kadar inanıyorum ama 6 Şubat sabahı her şey bir anda yok oldu" dedi.

"Burayı çok özlüyorum"
Çocuklarının desteğiyle yeni bir iş yeri açsa da buranın yerini tutmadığını belirten Güney, "Burayı çok özlüyorum, öyle böyle değil. Burası bambaşka bir yer. Burası beni çekiyor. Bu adresimi yeniden istiyorum. Konteynerden iş yerimi açmak istiyorum ama kuyum olduğu için güvenli değil. Yetkililerden yardım istiyorum" ifadelerine yer verdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.16 11:57:30
Son Düzenlenme Tarihi :





Karnı burnunda ev hanımının tekvando aşkı

Antalya’da 4 çocuğunu ve kendisini tekvandoya kursuna yazdıran ev hanımı Seher Gözükızıl, 6 aylık hamile olmasına rağmen doktorundan ve antrenöründen aldığı olurla tekvando yapmaya devam ediyor. Karnının büyümesiyle tekvando kıyafetini giyemeyen kırmızı kuşaktaki Gözükızıl, farklı kuşaklardaki çoc..

Antalya’da 4 çocuğunu ve kendisini tekvandoya kursuna yazdıran ev hanımı Seher Gözükızıl, 6 aylık hamile olmasına rağmen doktorundan ve antrenöründen aldığı olurla tekvando yapmaya devam ediyor. Karnının büyümesiyle tekvando kıyafetini giyemeyen kırmızı kuşaktaki Gözükızıl, farklı kuşaklardaki çocuklarıyla beraber aynı salonda antrenman yapıyor. Bebeğinin son derece sağlıklı olduğunu ifade eden Gözükızıl, “Büyük oğlum kırmızı-siyahta, küçük oğlum kırmızıda, üçüncü oğlum beyazda, kızım sarıda, ben kırmızıdayım. Evde kuşağı olmayan sadece eşim var. Bebeğim ise doğuştan tekvandocu olacak” dedi.
Ev hanımlarına ayrı bir seans açan Kepez Belediyesi Spor Kulübü’nün Turgut Özal Spor Salonu’ndaki tekvando branşına 2 yıl önce yazılan 38 yaşındaki Seher Gözükızıl, spora olan tutkusuyla herkesin takdirini topluyor. Ev hanımlarının da spor yapabileceğini göstermek için tekvandoyu tercih eden 4 çocuk annesi Gözükızıl; 6 yaşındaki kızı, 8, 11 ve 13 yaşlarındaki 3 oğluyla aynı kursta tekvando eğitimi aldırıyor. Kırmızı kuşağa kadar ilerleyen ve karnındaki 6 aylık bebeğiyle kendi kuşağındaki sınava giren Gözükızıl, gereken tüm hareketleri yaparak sınavını geçti. Doktor oluru ve Baş Antrenör Derya Uyankaya’nın belirttiği programa göre hareket eden azimli ev hanımının hedefi ise siyah kuşakta iki kez ‘dan’ yapmak.

“Doktor ve antrenörün kontrolünde yapıyorum”
Şu anda 6’ncı ayı bitirdiğini ve doktor kontrolünde antrenmanlarını sürdürdüğünü belirten Seher Gözükızıl, kilosunun fazlalaşması üzerine tekvando kıyafetlerini giyemediğini söyledi. Antrenörünün şu anda kendisine sadece kol teknikleri, yürüyüş ve nefes alma programları çerçevesinde planlama yaptığını aktaran Gözükızıl, “Tedirginliğim yok, çünkü en başından bu yana doktor ve antrenörün kontrolünde yapıyorum. Bebeğin gelişimi gayet normal. Nefes egzersizlerimi tam olarak yapabildiğim için beni çok rahatlatıyor” dedi.

“Bebeğim doğuştan tekvandocu olacak”
Gözükızıl, kendisiyle birlikte 4 çocuğunun da tekvando kursunda antrenman yaptığını aktararak, “Büyük oğlum kırmızı-siyahta, küçük oğlum kırmızıda, üçüncü oğlum beyazda, kızım sarıda ben kırmızıdayım. Bebeğim ise doğuştan tekvandocu olacak. Evde kuşağı olmayan sadece eşim. Evde çocuklarım sürekli kendi aralarında çalışıyorlar. Evde sürekli bir müsabaka var” ifadelerini kullandı.

“İmkanları varsa gelsinler”
Hedefinin siyah kuşakta 2 kez dan yapmak olduğunu da belirten Gözükızıl, ev hanımlarına da, “Ellerinde imkanları varsa buyursunlar gelsinler. Burada hem sosyalleşiyorlar hem sporlarını yapıyorlar. Spor yapmanın bedenlerine kattıkları faydaları gördükten sonra zaten bırakamazlar. Ama önemli olan ilk adımı atmaları” sözleriyle seslendi.

“Annemle gurur duyuyorum”
Gözükızıl’ın çocukları da annelerini sonuna kadar destekliyor ve güveniyor. 11 yaşındaki Muhammed Emin Gözükızıl, “Ailecek tekvandocuyuz, kendimizi savunmayı öğreniyoruz”, 13 yaşındaki Duran Erol, “Doğacak kardeşimin benim gibi bir sürü dalda spor yapmasını istiyorum” diye konuşurken, 8 yaşındaki Baran da, “Annemle gurur duyuyorum. Ben de siyah kuşak olmak istiyorum. Anneme de çok güveniyorum, o da siyah kuşak olacak” ifadelerini kullandı.

“Yeni bebeğimizi de ailemize dahil edeceğiz”
Baş antrenör Derya Uyankaya ise düzenli, azimli sporcusunun doktor kontrolü altında antrenmanlara katıldığını belirterek, “Şu an sadece kol teknikleri çalıştırıyorum, ufak yürüyüşler ve sık sık dinlenme gerçekleştiriyoruz. Doktorumuzun müsaade ettiği sürece antrenmanlarımıza devam ediyoruz. Yeni bir bebeğimiz daha geliyor, onu da tekvando ailemize dahil edeceğiz inşallah” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.21 11:24:20
Son Düzenlenme Tarihi :