SON DAKİKA

logo

Vali Yazıcı: Sultanlar şehri Elmalı

Vali Ersin Yazıcı, Elmalı’ın Tekke Mahallesinde 17’nci uluslararası 38’inci ulusal Abdal Musa Anma Etkinliklerine katıldı. Vali Yazıcı; “Bu topraklar, savaşarak kazanan kahramanlarımızla beraber, yüreklere ektikleri tohumlarla bu toprakların vatan kalmasını sağlayan Anadolu erenlerimizin eseridir.” dedi.

Antalyanın Elmalı ilçesi, Elmalı Amfi Tiyatrosunda gerçekleştirilen etkinliğe; Vali Ersin Yazıcı,Milletvekilleri, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek,Elmalı Kaymakamı Harun Kazez, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Yavuz Özfidan, İlçe Belediye Başkanları, İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu ve Türkiyenin dört bir yanından gelen ziyaretçiler katıldı.

Vali Ersin Yazıcı, anma etkinlikleri öncesinde Abdal Musa Sultan Türbesini ziyaret ederek, dua etti.

Savaş Kazanmak Kadar Gönülleri Kazanmakta Önemlidir

Türk topraklarının sadece savaşarak değil yürek fetihleriyle de yurt kılındığını vurgulayan Vali Yazıcı; Sevgili canlar, bugün ilim ve irfan yurdu, hikmet ocağı tarihi ve kültürel zenginliğin harmanlandığı Elmalı’dayız. Sultanlar şehri Elmalı’da bu toprakların gönül fethini gerçekleştiren gönül sultanlarımızdan biri olan Abdal Musa Sultanı Anma Programında sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Hepiniz güzel şehrimize, Elmalımıza, anma etkinliğimize hoş geldiniz. Bin yıldır üzerinde yaşadığımız bu topraklar, Ecdadımızın kahramanca mücadeleleriyle birlikte, yüzlerce gönül sultanımızın yürek fetihleriyle yurt kılındı. Tüm kahramanlarımızı ve gönül sultanlarımızı, rahmetle ve şükranla yâd ediyoruz. Ruhları şad olsun. Üzerinde yaşadığımız kutsal vatan topraklarını, yurt tutmak da yurt kılmak kadar önemlidir. Bir toprağı sadece savaş kazanarak sahiplenemezsiniz. Savaş kazanmak kadar, gönül kazanmak da gönülleri fethetmek de çok önemlidir. İşte Atalarımız bu topraklara gelirken, bu topraklara yerleşip yaşarken hedefleri sadece toprak kazanmak olmadı. Zaferle kazandıkları topraklarda, gönülleri de fethetmeyi unutmadı.” şeklinde konuştu.

Kültürümüze Sahip Çıkmazsak Tarihin Çıkmaz Sokaklarında Kayboluruz

Anadolu Erenlerinin hoşgörü ve tevazuyu yeşerttiklerini belirten Vali Yazıcı; Ahmet Yeseviler, Hacı Bektaş-ı Veliler, Hacı Bayram Veliler, Sarı Saltıklar, Sinan-ı Ümmiler, Kaygusuz Abdallar ve bugün manevi huzurunda bulunduğumuz Abdal Musa Sultanda, Anadoluda, yiğitliğin, aklın, inancın, sevginin simgesi olan, birlik ve beraberlik ateşiyle tutuşan, Türk düşünürlerinin başında gelenlerindendir. Abdal Musa Sultan’ın vefatının üzerinden, altı yüzyıllık bir süre geçmesine karşın, Anadolu insanının bu soylu Anadolu Eren'ine saygısı halen canlıdır. Bu büyük Anadolu Erenlerimiz, bu kutsal toprakların vatan kalması için, ahenk içinde kalpleri nakış nakış sevgiyle işlediler. Hoş görüyü ve tevazuyu yeşerttiler. Onlar Anadoluda büyük bir medeniyet inşa ettiler. Bu topraklar, savaşarak kazanan kahramanlarımızla beraber, Yüreklere ektikleri tohumlarla bu toprakların vatan kalmasını Sağlayan Anadolu Erenlerimizin eseridir. Onların bize bıraktığı manevi mirasa sahip çıktığımız kadar bu topraklar bizimdir. Biz bunu yapmazsak, tarihimize, kültürümüze sahip çıkmazsak, bu topraklarda yaşayan değerlerimize sahip çıkmazsak tarihin çıkmaz sokaklarında kayboluruz.” dedi.

Rabbim Bizi Bizden Ayırmasın

Vali Yazıcı, kültürel zenginliklerin yaşatılarak gelecek nesillere aktarılmasının önemine vurgu yaparak; Hepimiz bu milletin evlatları, hepimiz bu toprakların çocukları olarak, nefes aldığımız bu toprakların ruhuna vakıf olacağız. Tarihi, dini ve kültürel hafızamıza sahip çıkacağız. Kültürel zenginliklerimizi yaşatacak ve gelecek nesillere aktaracağız. Rabbim bizi bizden ayırmasın. Birliğimiz, kardeşliğimiz, huzurumuz daim olsun. Bu duygu ve düşüncelerle; etkinliğin nice güzelliklerle birlikte birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi güçlendirmesine vesile olmasını diliyor, hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” ifadelerini kullandı.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.06.26 16:01:52
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






El emeği ürünler görücüye çıktı

Konyaaltı Belediyesi bünyesinde bulunan Konyaaltı Sanat Merkezi’nin (KONSEM) kış dönemi kursları sona ererken, kursiyerlerin dönem boyunca ürettiği el emeği ürünler, düzenlenen Yıl Sonu Sergisi ile beğeniye sunuldu.
Konyaaltı Belediyesi’nin her yıl KONSEM bünyesinde açtığı ücretsiz kurslarda y..

Konyaaltı Belediyesi bünyesinde bulunan Konyaaltı Sanat Merkezi’nin (KONSEM) kış dönemi kursları sona ererken, kursiyerlerin dönem boyunca ürettiği el emeği ürünler, düzenlenen Yıl Sonu Sergisi ile beğeniye sunuldu.
Konyaaltı Belediyesi’nin her yıl KONSEM bünyesinde açtığı ücretsiz kurslarda yüzlerce vatandaş eğitim almaya devam ediyor. 2022-2023 kış dönemi kursları sona ererken, kursiyerlerin dönem boyunca ürettiği el emeği ürünler vatandaşların beğenisine sunuldu. Nazım Hikmet Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen KONSEM Yıl Sonu Sergisi’nin açılışı yoğun katılım ile gerçekleşirken, sergiye gelen vatandaşlar stantları gezerek el emeği ürünleri inceledi.

200 kurs açıldı
Spordan terziliğe, resimden heykele kadar birçok alanda açılan kurslarda eğitim alan kursiyerler, ürettikleri ürünlerin üretim aşamalarını ziyaretçilere anlattı. KONSEM bünyesinde 40 farklı branşta toplam 200 kurs açıldığını kaydeden Konyaaltı Belediye Başkan Yardımcısı Tuğba Erke Bostan, 3 binin üzerinde kursiyere eğitim verdiklerini ifade etti. Salonda bulunan ziyaretçilere Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen’in selamını ileterek konuşmasına başlayan Bostan, kursiyerlere el emeği ürünler için teşekkür etti.

Kursiyerler memnun
Konyaaltı Belediyesi’nin ücretsiz verdiği kurslarla ilgili duyuruları sosyal medyadan gördüğünü ve başvuru yaptığını ifade eden kursiyer Hanife Keskin, sepet örücülüğü kursu aldığını ve eğitimlerden memnun kaldığını dile getirdi. Kurs eğitmenlerinin eğitimleri detaylı ve özveri ile verdiğini ifade eden Keskin, “Kursiyer arkadaşlarımız ile birlikte hem evde hem de dışarıda kullanılabilecek ürünler ürettik. Hocalarımıza, sergiye katılımın sağlayan herkese ve belediyemize bu imkânları tanıdıkları için teşekkür ediyorum. Belediyemizin bizlere verdiği bu fırsatı farklı bir boyuta getirerek, iş imkânı da sağlayabiliriz. Birçok şeyi dışarıdan ithal ediyoruz. Ama aslında kurslarımızın bize verdiği eğitimlerle bunu kendimiz yapabiliyoruz. Burada aynı zamanda meslek öğreniyoruz” diye konuştu.
Seramik alanında kurs aldığını ifade eden kursiyer Yavuz Özgür ise, Konyaaltı Belediyesi tarafından böyle imkânların tanınmış olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Verilen kursların, belli bir yaşın üzerine çıkan insanların eve kapanmak yerine bir şeyler üretmesi için çok değerli olduğunu belirten Özgür, herkesin bu kurslardan yararlanmasının önemli olduğunu söyledi.
Yüzlerce vatandaşın katıldığı KOSEM Yıl Sonu Sergisi, kursiyerlerin diktiği kıyafetlerin defilesi ve Konyaaltı Belediyesi Halk Oyunları gösterisi ile devam etti.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.15 17:27:49
Son Düzenlenme Tarihi :





COP-16 toplantısına Antalya'da ev sahipliği yapacak

(İHA) - Türkiye’de biyokaçakçılıkla mücadele çerçevesinde 2007 yılından bugüne kadar 21 farklı ülkeden 156 kişi hakkında işlem yapılarak, yaklaşık 5,6 milyon lira idari para cezası uygulandı. 
  Dünyada biyolojik çeşitliliğin korunması amacıyla 22 Mayıs 1992 yılında imzalanan Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin kabul edilişinin yıl dönümü olan 22 Mayıs, her yıl tüm dünyada Biyolojik Çeşitlilik Günü olarak kutlanıyor. 
  Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü’nde, yerkürenin doğal yaşam çeşitliliğinin korunması ve geliştirilmesi hedefiyle, BM tarafından her yıl belirlenen tema çerçevesinde etkinlikler düzenleniyor. 
  BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi 15. Taraflar Konferansı, geçen yıl aralık ayında Kanada’da düzenlenmiş, Türkiye’yi toplantıda Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci temsil etmişti. COP-15 toplantısında, Çin ve Kanada'daki iki ev sahibi şehirden dolayı "Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi" adıyla sözleşme imzalanmıştı. Sözleşme ile üye ülkeler biyoçeşitlilik kaybını 2030'a kadar tersine çevirmek konusunda anlaşmaya varmıştı. İmzalanan bu çerçeve sözleşme, biyolojik çeşitliliğin korunmasının üye ülkeler nezdinde güçlü bir kabul görmesi sebebiyle tarihi bir başarı olarak kabul ediliyor. 
  BM, bu nedenle Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü’nün bu yılki temasını COP 15'te ulaşılan tarihi başarıya dayanarak “Anlaşmadan Eyleme: Biyoçeşitliliğin Yeniden İnşa Edilmesi” olarak belirledi. Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi (Anlaşma) sebebiyle hızla eyleme geçilmesinin önemine dikkat çekilmesi amaçlandı. 
 
  Türkiye COP 15’e aktif katılım sağlamıştı 
  Bakan Kirişci'nin de bir konuşma yaptığı COP 15’e Türkiye aktif bir katılım sağlamıştı. 2024 yılında düzenlenmesi planlanan COP-16 toplantısına Antalya'da ev sahipliği yapacak. Türkiye, bu doğrultudaki çalışmalarını en üst düzeyde sürdürüyor. 
  Aynı zamanda Türkiye son yıllarda, biyoçeşitliliğin sürdürülebilir yönetimini ve sürdürebilir gelişmeyi ülke politikası haline getirerek, ekolojik zenginliği korumaya yönelik pek çok adımlar attı. Türkiye bir yandan her alanda kalkınma hamlelerini yaparken, bir yandan da biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilirliğini sağlayacak çalışmaları birlikte gerçekleştiriyor. 
  Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) tarafından biyokaçakçılıkla mücadele kapsamında, 2007 yılından bu güne kadar ülkemizde toplam 86 vakada 21 farklı ülkeden 156 kişi hakkında işlem yapılarak yaklaşık 5,6 milyon lira idari para cezası uygulandı. 
  Biyokaçakçılık vakaları özellikle Doğu Karadeniz, Güneydoğu ve Doğu Anadolu ile Akdeniz Bölgelerinde yoğunlaşıyor. Son beş yılda başta orkide (salep) türleri olmak üzere yumrulu ve soğanlı bitki türleri, yabani buğday, kelebekler, böcek türleri, engerek türleri, semender türleri, turna gagası, kara kaplumbağası, meşe sürgünleri, defne, sandal ve bazı mantar türlerinin yurt dışına kaçırılmak istendiği tespit edildi. 
  Aynı zamanda, biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilir kullanımına hizmet edecek envanter ve izleme çalışmalarının ulusal düzeyde gerçekleştirilmesi, biyolojik çeşitliliğe ilişkin veri tabanları oluşturulması, biyolojik çeşitliliğin korunmasına katkı sağlayacak geleneksel kullanım yöntemlerinin tespiti ve geliştirilmesinin yanı sıra pek çok proje de hayata geçirildi. Bu projelerle ülkemizin biyolojik çeşitliliğindeki nice cevherler gün ışığına çıkarılacak. Uluslararası arenada da taraf olunan Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, Türkiye'de 14 Mayıs 1997 yılında yürürlüğe girdi. Türkiye, biyolojik çeşitliliği uluslararası ölçekte koruma çabalarına katkı sağlamak bilinciyle, yükümlülüğünü en iyi şekilde yerine getirme gayreti içinde çalışmalar yürütüyor. 
  Bu çerçevede yürütülen önemli çalışmalardan bazıları şu şekilde: 
  Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi (UBENİS): UBENİS Projesi kapsamında, ülkemizin biyolojik çeşitliliği kayıt altına alınarak bugüne kadar yaklaşık 1 milyon 900 bin veri girişi Nuh’un Gemisi Veri Tabanı’na işlendi. 
  Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi: Bu proje kapsamında hem genetik kaynaklar hem de nesiller boyunca aktarılarak günümüze kadar gelen, kaybolmasına izin verilmeyen genetik kaynaklarla bağlantılı geleneksel bilgiler kayıt altına alınarak korunuyor. Projeden elde edilen çıktılar kısıtlı erişime tabi olarak “Geleneksel Bilgi Yönetim Sistemi”ne aktarılıyor. 
  Sistemde yaklaşık 105 bin biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgi kayıt altına alındı. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.22 11:53:48
Son Düzenlenme Tarihi :