SON DAKİKA

logo

Togg’a gençler hayran kaldı, fotoğraf çekme yarışına girdi

Türkiye’nin yerli ve milli otomobili Togg, Antalya’nın Aksu ilçesinde millet bahçesine getirildi. Togg, gençler tarafından büyük beğeni topladı.
Antalya’nın Aksu ilçesinde tanıtılan Türkiye’nin yerli ve milli otomobili Togg, vatandaşlar tarafından büyük ilgi gördü. “Gemlik Mavisi” rengindeki araçla gençler fotoğraf çekme yarışına girdi.
Vatandaşlar tarafından aracın çok beğenildiğini ifade eden Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin, “Türkiye’nin gururu, ülkenin onuru yerli ve milli otomobil Togg, Aksu Kent Meydanı’nda vatandaşlarımızla buluştu. İlçe sakinlerimizin beğenisine sunulan Togg’a vatandaşlarımız yoğun ilgi gösterdi” dedi.
Direksiyon başına geçen Yeni Dumanlar Mahallesi Eski Muhtarı İbrahim Şan ise şunları söyledi:
“Ülkemize ve milletimize hayırlı olsun. Ülke olarak kendi aracımızı yapıyoruz. Bu büyük bir mutluluk. Teknolojide ülkemizin geldiği noktayı gösteriyor. Bugün Togg’un geleceğini duyunca çok heyecanlandım ve koşa koşa geldim. Etrafımda hep gençler var ve aracı inceliyorlar. Bu aracı yapan mühendislerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.12 13:53:52
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Suça sürüklenen çocukların %37,8'i yaralama olayına karıştı

Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı 2022 yılında, 2021 yılına göre %20,5 oranında artarak 601 bin 754 oldu. 
Bu olaylarda çocukların 259 bin 106'sı mağdur olarak, 206 bin 853'ü suça sürüklenme sebebiyle  (kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla), 100 bin 490'ı bilgisine başvurma amacıyla, 16 bin 499'u kayıp (hakkında kayıp müracaatı yapılıp daha sonra bulunan) olması sebebiyle, 12 bin 684'ü kabahat işlediği iddiasıyla, 6 bin 122'si ise bu nedenlerin dışında kalan diğer nedenlerden dolayı güvenlik birimlerine geldi veya getirildi.
Suça sürüklenen çocukların %37,8'i yaralama olayına karıştı
Güvenlik birimine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olayların 206 bin 853'ü suça sürüklenme nedeni ile gerçekleşti. Bu çocukların %37,8'ine yaralama, %25,2'sine hırsızlık, %4,5'ine uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak, %4,2'sine pasaport kanununa muhalefet suçu, %4,1'ine ise tehdit suçları isnat edildi.
Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların %43,1'ini mağdur çocuklar oluşturdu
Güvenlik birimlerine mağdur olarak gelen 259 bin 106 çocuğun %89,8'ini suç mağduru, %10,1'ini takibi gereken olay mağduru çocuklar oluşturdu. Güvenlik birimlerine suç mağduru olarak gelen veya getirilen 232 bin 739 çocuğun %58,5'i yaralama, %13,7'si cinsel suçlar, %8,7'si aile düzenine karşı suçlar, %4,8'i tehdit, %14,3'ü bu nedenlerin dışında kalan diğer nedenlerden dolayı mağdur oldu.
* TUİK

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.02 10:28:04
Son Düzenlenme Tarihi :





Kireçlenmesi olan hastalar için 9 öneri

Romatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Erdal Gilgil, romatizma hastalarına önerilerde bulundu.
Tam anlamıyla tedavisi mümkün olmayan, kişiye yaşamı boyunca eşlik eden romatizmal hastalıklar özellikle yol açtıkları hareket kısıtlılığı nedeniyle hayat standardını düşürüyor. Hastalığın ileri aşamaların..

Romatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Erdal Gilgil, romatizma hastalarına önerilerde bulundu.
Tam anlamıyla tedavisi mümkün olmayan, kişiye yaşamı boyunca eşlik eden romatizmal hastalıklar özellikle yol açtıkları hareket kısıtlılığı nedeniyle hayat standardını düşürüyor. Hastalığın ileri aşamalarında hastalar zorunlu ihtiyaçlarını bile zorlukla yerine getirebiliyor. Romatizmanın yol açtığı olumsuz etkilerle olabildiğince geç karşılaşmanın yolu ise yaşam alışkanlıklarını değiştirmekten geçiyor. Memorial Antalya Hastanesi Romatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Erdal Gilgil, romatizma hastalarına önerilerde bulundu.

“Kireçlenme de romatizmal bir hastalıktır”
Kaslar, kemikler, eklemler ve bu yapıları birleştiren bağlarda ağrı ve hareket kısıtlılığına, bazen de şişlik ve şekil bozukluğuna neden olan hastalıklara genel olarak romatizma denildiğini belirten Prof. Dr. Erdal Gilgil, “Romatizmal hastalık her yaş, cinsiyet ve ırktan insanda gelişebilir. Birkaç farklı romatizmal hastalık şekli vardır ve bazı insanlar bazılarına diğerlerinden daha duyarlıdır. Hastalığa genetik ve çevre faktörleri, cinsiyet ve yaşın etkili olduğu bilinmektedir. Romatizmal hastalıklar genel olarak iltihabi olanlar ve olmayanlar olarak sınıflandırılabilir. Halk arasında bilinen, kireçlenme olarak isimlendirilen artroz hastalığı iltihabi olmayan romatizmadır” dedi.

“Kireçlenmede ilk belirti; ağrı”
Kireçlenme kalça, diz, ayak bileği, omuz gibi büyük eklemlerin yanı sıra el parmakları gibi küçük eklemlerde de olabileceğine işaret eden Gilgil, “Kadınlarda erkeklere göre daha fazladır. Hastalığın asıl nedeni eklem kıkırdağının zamanla incelmesi, aşınması ve sonunda yırtılmasıdır. Kireçlenmede hastalar öncelikle ağrıdan yakınırlar. Ağrı başlangıçta uzun aktiviteler sonrası başlar, dinlenince ve basit ağrı kesicilerle geçer. Zamanla ağrı daha kısa aktivitelerle başlar ve daha uzun sürer. Daha da ilerleyince ağrı sürekli bir hal alır ve hiçbir ilaç ile kontrol edilemez. Ağrıyla birlikte eklemlerde tutukluk oluşur ve hastaların hayat standardı düşmeye başlar. Kireçlenme ilerledikçe hastalar zorunlu ihtiyaçlarını bile güçlükle giderirler” ifadelerini kullandı.

9 öneri
Son olarak romatizma hastalarına önerilerde bulundu Gilgil, şunları söyledi:
“Hastaların ideal kilolarına inmesi, ekleme binen yükleri azalttığından hem hastalığın ilerlemesini azaltır hem de uygulanan tedavi yöntemlerinin etkinliğini ve süresini arttırır. Eklem kireçlenmesinden korunmak için eklemleri zorlayıcı egzersizlerden kaçınmak gerekir. Bu rahatsızlıkta düşük yoğunluklu egzersiz, yürüyüş, yüzme ve bisiklet gibi aktiviteler önerilirken, ağırlık kullanılarak yapılan sporlar ve uzun mesafe koşuları önerilmez. Su, eklemlere binen yükü azalttığı için yüzme ve yürüyüş en uygun sporlardandır. Egzersiz düzenli olarak yapılmalıdır. Ağrılı durumlarda eklemler baston, dizlik ya da korse kullanılmalı ve eklem üzerine binen yük azaltılmalıdır. Eklem bölgesinde ısı artışı olduğu dönemlerde sıcak uygulamalardan kaçınılarak lokal soğuk uygulamaları yapılmalıdır. Kronik dönemde ise sıcak su torbaları, sıcak havlular faydalıdır. Diz kireçlenmesini önlemek için, çömelme ve diz çökmeden kaçınmalı, bele binen yükü azaltmak için ağırlık kaldırmaktan kaçınılmalıdır; öne eğilen hareketler yapılmamalı, oturuş şekline dikkat edilmeli, el ve omuz kireçlenmesini engellemek için mümkün olduğu kadar titreşimli alet kullanılmamalı, ağırlık tek elle taşınmamalıdır. Ayrıca omuz artrozu olan hastalar baş üstü aktiviteleri uzun süre yapmamalıdır. Kireçlenmeden korunmak için hafif ve ortopedik tabanlı ayakkabılar giyilmeli, düz ve yüksek topuklu ayakkabı kullanılmamalıdır. Katı yağlardan kaçınılmalı, zeytinyağının ve sebzelerin ağırlıkta olduğu Akdeniz diyetine geçilmelidir. Omega-3’ten zengin yağlı balıklar sıkça tüketilmeli, ancak bu yüksek dozda Omega-3 içeren ilaçların kullanılması gerektiği anlamına gelmez. D vitamini alımı ihmal edilmemelidir.”
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.18 11:25:08
Son Düzenlenme Tarihi :