SON DAKİKA

logo

Isparta’da gül çiçeği hasadı başladı

Isparta’nın Keçiborlu ilçesi Ardıçlı köyünde gül çiçeği hasadı başladı. Hasat sezonu açılış programında konuşan Isparta Valisi Aydın Baruş ““Bu yıl gül çiçeğinde don olmasından dolayı bir rekolte düşüklüğü var ancak yağ kalitesinin yüksek olması ve taban fiyatlarının da yüksek açıklanmasıyla gül üreticimizin inşallah mağdur olmayacağını düşünüyoruz” dedi.
Dünya gül yağı ihtiyacının yüzde 65’nin karşılandığı Isparta’da gül çiçeği hasadı başladı. İl genelindeki ilk güller Keçiborlu ilçesine bağlı Ardıçlı köyünde açtı. Sabahın erken saatlerinde toplanan güller vakit kaybetmeden bölgedeki tesislere ulaştırılarak dev imbiklerde damıtılarak gül yağına ve gül suyuna dönüştürülüyor. Gül yağının büyük bir kısmı ise ihraç ediliyor. Ülke ve bölge ekonomisine önemli katkılara sunan gül hasat döneminde ağırladığı ziyaretçilerle de bölge halkı için önemli bir turizm getirisi sağlamakta.
Bu yılın ilk güllerinin açtığı Keçiborlu ilçesine bağlı Ardıçlı köyünde hasat sezonu açılış programı düzenlendi. Programa Vali Aydın Baruş, Keçiborlu Kaymakamı Tahsin Aksu, Keçiborlu Belediye Başkanı Yusuf Murat Parlak, Senir Belediye Başkanı Tayfun Borazancı, köy muhtarları ve çiftçiler katıldı.
Gül tarlasında açıklamalarda bulunan Vali Baruş, gülün Isparta için vazgeçilmez bir ürün olduğunu belirterek, “Bu yıl gül çiçeğinde don olmasından dolayı bir rekolte düşüklüğü var ancak yağ kalitesinin yüksek olması ve taban fiyatlarının da yüksek açıklanmasıyla gül üreticimizin inşallah mağdur olmayacağını düşünüyoruz. Gül; bizim için, Isparta için gerçekten vazgeçilmez bir bitki. Isparta doğasının ayrılmaz bir parçası. Mayıs ayı geldiğinde biz gül bahçelerinin açtığını gördüğümüze hayatımız bir kez daha renkleniyor, şenleniyor ve yaşama sevincimiz bir kat daha artıyor. Hem ekonomik bakımdan hem de Isparta’ya olan turizm hareketliliğinin son yıllarda artması bakımından gül bahçelerinin önemi büyük. Çünkü Isparta ekonomisi açısından da önemli bir gelir kaynağı ihracat kalemleri açısından da önemli bir gelir kaynağı” dedi. Dış dünyada özellikle gül ürünlerinin tanıtımı yönünde Isparta Ticaret ve Sanayi Odasının çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “Gül yağı ve gül ürünleri açısından özellikle Uzakdoğu’da önemli bir pazar olduğunu düşünüyoruz. Yakında Ticaret ve Sanayi Odamızın davetlisi olarak da Güney Kore’den misafirler gelecek. Gül ürünleri insan vücudu, açısından son derece yararlı. Tüm Türkiye’den buraya misafirlerimiz geliyor ama ben bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Bu güzelliği dünyanın çok ender yerlerinde bulabilirsiniz. Gül bahçeleri içerisinde, mis kokular içerisinde dolaşmak, bu havayı teneffüs etmek ve bu manzarayı görmek gerçekten insanın yaşam sevincine bir kat daha değer katıyor. Tüm Ispartalıları gül bahçelerini ziyaret etmeye davet ediyorum. Gül mevsimi yaklaşık bir ay devam ediyor. Isparta tabiri caizse Türkiye’nin çiçek bahçesi hem gül hem lavanta hem diğer aromatik bitkiler konusunda Isparta’mızı geliştirmeye çalışıyoruz. Önümüzdeki yıllarda da bu pazarlarda Isparta ağırlığı daha iyi bir şekilde hissedilecek” diye konuştu.
Ardından dua edilerek gül hasat sezonun açılışı gerçekleştirildi. Vali Baruş bahçe ziyareti sonrasında gül işleme tesisine giderek kazanlara gül döktü ve tesiste yapılan çalışmaları inceledi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.30 17:25:56
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






CHP Lideri Kılıçdaroğlu Muratpaşa standında

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, İstanbul’da gerçekleşen Tarımsal Kalkınma Zirvesi’nde, belediye standını ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na,ilçede başlayan balkon tarımını, sabununu dahi ürettiği turunçürünlerini ve mısırı ve buğdayıyla pandeminin en yakıcı günlerinde şehrin tam ortasında ekip biçip sofralara kadar uzanan tarım çalışmalarını aktardı.

İstanbul’da, 160’a yakın belediye ve 300’e yakın tarım kooperatifinin katımıyla gerçekleştirilen Tarımsal Kalkınma Zirvesi, devam ediyor. Dün,CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açılış konuşmasıyla başlayan ve 2 Ekim’e kadar Avrasya Gösteri Merkezi’nde devam edecek zirvede Muratpaşa Belediyesi standını CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’la birlikteİstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun aralarında bulunduğu heyet ziyaret etti.

Muratpaşa Belediyesi’nin tarım çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Uysal, geçen yıl nisan ayında, ilçenin en kalabalık mahallesi Güzeloba’da belediyeye ait boş arazileri işleyerek bir tarım hareketine başladıklarını söyledi. Mevsim koşulları itibariyle önce mısır ektiklerini buğdayla devam ettiklerini belirten Başkan Uysal, “Pandemi döneminde gıda üretiminde kendi kendine yeten bir ülke olmanın önemine dikkat çekmek için başladığımız bu çalışma, sofralarımıza uzandı. Mısırdan elde ettiğimiz unu ve buğdaydan bulguru paketler halinde komşularımızla paylaştık” dedi.

Bu çalışmalarla birlikte Muratpaşa’da balkon tarımı uygulamalarına başladıklarını aktaran Başkan Uysal, dönemler halinde marul, maydanozun yanı sıra fesleğen, adaçayı, kekik ve sarımsak gibi aromatik bitkiler ekili saksıları balkonlarını bahçeye çevirmek isteyen ilçe sakinlerine ücretsiz ulaştırdıklarını aktardı.

Başkan Uysal, ayrıca, Muratpaşa’da sadece son 5 yıl içinde 21 binini üzerinde turunç fidanı diktiklerini belirtirken “Fidanlarımızı, kendi tesislerimizde yetiştiriyoruz. Bu yıl ağaçlarımız meyve vermeye başladı. Topladığımız turunçlar üzerinde Antalya Kadın Girişimi Kooperatifiyle birlikte çalıştık ve Antalya’nın geleneksel lezzetlerinden olan reçelinin yanı sıra sirkesini, ekşisini, şekerlemesini ve hatta kolonya ve sabunun ürettik” diye konuştu. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.10.01 08:40:00
Son Düzenlenme Tarihi :





Aşırı tuz tüketimi sağlığı tehdit ediyor

Gazipaşa İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, "14-20 Mart Tuza Dikkat Haftası" nedeniyle açıklama yaptı. Çelik, aşırı kullanılan tuzun hipertansiyon ve ölümcül hastalıklara neden olduğuna dikkat çekti.

Geylani Topaloğlu
ANTALYA (İHA) - Dünya Sağlık Örgütünün günlük kişi başı tuz tüketimini 5 gramın altında önerdiğini dile getiren Gazipaşa İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, "Bu miktar bir tepeleme bir çay kaşığına (silme bir tatlı kaşığına) denk gelmektedir. Günlük olarak tüketilmesi önerilen bu miktar; gün içinde tüm besinlerimizle aldığımız tuzu (sodyumu) da şumul. Tuz, besinlerin doğal şumul bulunduğu gibi, deniz tuzu (deniz suyunun buharlaştırılması ile elde edilir) ve kaya tuzu (halite, göl yataklarından veya toprak altından elde edilir, kurutulur) olarak da elde edilir. Genel olarak tuz sodyum ve klorürden oluşur. Sodyum klorür içeriği tüm tuzlarda (kaya, deniz, sofra tuzu) yaklaşık olarak aynıdır. Bu nedenle sağlık etkileri de aynı olmaktadır" dedi.

"Diyet yaparken tuz kullanımına dikkat edin"
Diyet yaparken tuz kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Çelik, "Diyetimizdeki çok fazla tuzun, kan basıncını artırarak (hipertansiyon) inme ve kalp hastalığı riskini yükselttiğini biliyoruz. İnme ve kalp hastalıkları da dünya çapında en önemli ölüm ve sakatlık nedenlerinden ikisi olarak gösterilmektedir. Sağlık Bakanlığı Türkiye Beslenme Rehberi’ne göre; aşırı tuz (sodyum) tüketimi; kardiyovasküler hastalıklar, böbrek hastalıkları, hipertansiyon, inme, osteoporoz ve bazı kanser türlerinin oluşmasına neden olabilmektedir. Tuz tüketimi 5 gramı (1 tepeleme çay kaşığı veya 1 silme tatlı kaşığı) aşmamalıdır. Tüketilen tuz iyotlu olmalıdır. Sağlık Bakanlığının Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması, 2017 çalışmasına göre günlük kişi başı tuz tüketiminin 10,2 gram/gün olduğu bu değer, Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği günlük tüketim miktarının iki katıdır.

Aşırı tuz içeren besinler uzak durulmalı
Aşırı tuz içeren besinleri sıralayan Çelik, "Hazır soslar, atıştırmalık ürünler, tuzlanmış kuru yemişler, turşu ve salamura besinler, aromalı/aromasız, doğal/doğal olmayan gazlı/gazsız mineralli içecekler, geleneksel olarak evlerde hazırlanan turşu, salça, tarhana, yaprak salamurası gibi besinler aşırı tuz içerir. Bu ürünlerin tüketilirken aşırı tuz içerdiğini unutmamak gerekir" diye konuştu.

"Tuzlukları masadan uzak tutun"
Aşırı tuz tüketimini azaltmak için önerilerini sıralayan Çelik, "Bir kişinin günlük olarak kullandığı tuz miktarı 5 gramı (1 tepeleme çay kaşığı veya 1 silme tatlı kaşığı) geçmemeli ve iyotlu tuz kullanılmalıdır. Besin sanayisinde kullanılan ve genellikle ambalajlı besinlerin besin etiketinde yer alan mono sodyum glutamat, sodyum nitrat, sodyum bikarbonat, sodyum sitrat, sodyum askorbat vb. tüm sodyumlu sentezlerin tüketimine dikkat edilmelidir. Çünkü bunlar besinin tuz/sodyum içeriğini artırmaktadır. Yemek hazırlama, pişirme ve tüketim sırasında ilave edilen tuz miktarı azaltılmalıdır. Hatta besinlerin sentezlerin sodyum bulunması nedeniyle hazırlama ve pişirme sırasında mümkünse tuz eklenmemelidir. Masada yemeklere tuz ilavesi yapılmamalı ve masadan tuzluk kaldırılmalıdır. Yukarıda saydığımız aşırı tuz içeren besin ve ürünleri az tüketilmelidir. Salamura ürünlerin tuz içeriğinin azaltılması için suda yıkama ve bekletme gibi işlemler uygulanabilir. Satın alınan işlenmiş ürünlerin etiket bilgisi mutlaka okunmalı, tuzsuz ya da tuzu azaltılmış ürünler tercih edilmelidir. Ambalajlı tüketime sunulan gıdaların içeriği etiket bilgisinden okunmalı ve benzer gıdalarda tuz ve tuz yerine geçen maddelerin miktarları daha düşük olanlar tercih edilmelidir. Ev dışı beslenmede yemeklerin ve besinlerin içindeki tuz miktarı öğrenilerek mümkünse az tuzlu veya tuzsuz hazırlanması istenmelidir. Tuz yerine doğal lezzet artırıcılar olan soğan, sarımsak, baharatlar, limon, sirke, biber ürünler kullanılmalıdır" şeklinde konuştu.

"Tuz alışkanlığımızı değiştirmeliyiz"
"Tuz alışkanlığımızı değiştirelim" diyerek açıklamasına devam eden Çelik, "Bireylerin her gün yediği tuzun dörtte üçü zaten paketlenmiş ve hazırlanmış gıdalardadır. Bu tüketici tarafından ortadan kaldırılamaz, bu nedenle insanlara daha az tuz yemelerini söylemek, besin içerikleri tuz ile kaplıyken çok da etkin bir önleme yöntemi olmamaktadır. Bu nedenle özellikle gıda endüstrisinin tuz azaltma politikaları önem taşımaktadır. Bakanlığımızca yapılan protokoller gereği paketli gıda endüstrisi ve lokantacılar tedrici olarak tuz azaltmayı hedef olarak belirlemişlerdir. Bu yıl, hepimizin daha uzun ve daha sağlıklı yaşayabilmemiz için tüm yiyecek endüstrisinden yüksek tuz kullanım alışkanlıklarını bırakmalarını istemeyi, takip etmeyi tüm toplum ve politika düzenleyiciler olarak görev haline getirmeliyiz" ifadelerine yer verdi.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.19 06:50:27
Son Düzenlenme Tarihi :