SON DAKİKA

logo

Depremde sisteme ’ölü’ olarak kaydedilen çocuklarının yaşadığını kanıtlamaya çalışıyorlar

Mersin’de yaşayan Abouras ailesi, Kahramanmaraş merkezli depremlerde ’ölü’ olarak sisteme girilen ortanca çocukları Bakrı’nin yaşadığını kanıtlamak için hukuk mücadelesi başlattı. Depremde Gaziantep’te bulunan evlerinin zarar görmesinden dolayı Mersin’e yerleşen aile, Hatay’da çocuklarının ölü olarak sisteme girilmesinden dolayı yetkililerden yardım bekliyor.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerde Gaziantep’te yaşayan 4 çocuk sahibi Abouras ailesi, çocuklarından biri için sıkıntı yaşıyor. Deprem sonrası ortanca çocukları Bakrı Abouras’un hiç gitmedikleri Hatay’da sisteme ’ölü’ olarak kaydedildiğini söyleyen aile, yaptıkları başvurulardan sonuç alamadı. Çocuklarının yaşadığını kanıtlamak için hukuk mücadelesi başlatan aile, yetkililerden yardım bekliyor.

"Türk adaletine güveniyorum"
Başlarından geçen olayla ilgili açıklamalarda bulunan baba Yaser Abouras, normalde Gaziantep’te yaşadıklarını ve depremden dolayı Mersin’e gelmek zorunda kaldıklarını söyledi. Bir süre sonra Gaziantep’e ikametlerini yenilemeye gittiklerini belirten Abouras, “Aile üyelerinin tamamının ikametlerini yenilemek için Gaziantep İl Göç İdaresi Müdürlüğüne gittik. Orada ortanca çocuğumuz Bakrı Abouras’un kayıtlarda ölü olarak görüldüğünü söylediler. Biz Gaziantep İl Göç İdaresi Müdürlüğüne dilekçe vererek çocuğumuzun yaşadığını söyledik. Ankara’ya da dilekçe yazdık. Oğlum sistemde Hatay’da ölü olarak görüldüğü için oraya gitmemizi söylediler. Biz de ailece oraya gittik ve çocuğumuzun ölü olmadığına dair başvuruda bulunduk. Hatta Hatay’da adliyeye de gittik. Oğlum okula kayıt olacak ama şu anda okul kaydını yapmıyorlar. Hastaneye girişini yapamıyoruz. Yaz tatili için yurt dışına gideceğiz ama kayıtlarda ölü diye gidemiyoruz. Biz Hatay’da hiç bulunmadık. Bu konuda mağduriyet yaşıyoruz. Çocuğumun başına bir şey gelse biz çok mağdur olacağız. Ben yetkililerden bir çözüm sağlanmasını bekliyorum. Türk adaletine güveniyorum” dedi.

"Gerekli hukuksal süreci başlattık"
Avukat Hibe Gökalp ise ailenin Gaziantep’te ikamet ettiğini kaydederek, "Gaziantep’te yabancılara verilen kimliklerin yenilenmesi için İl Göç İdaresi Müdürlüğüne başvuruda bulundular. 3 çocuk, anne ve baba kayıtlarını yeniledi fakat ortanca çocuk Bakrı, resmi kayıtlarda ölü olduğu için ikamet iznini yenileyemedi. Çocuk aslında hayatta ama resmi kayıtlarda ölü olarak görünüyor. Bununla ilgili aile birçok yere müracaatta bulundu, hatta hiç ilgileri olmadığı halde Hatay ilinde ölü olarak görüldüğü için aile oraya da gitti. Oradaki yetkililere ve resmi makamlara müracaat ettiler fakat bu konuda bir çözüm sağlayamadılar. Aile şu anda Mersin’de yaşamaktadır. Bakrı ölü olarak görüldüğü için resmi işlerin hiçbirini yapamıyor. Bakrı’nın hayatta olduğunu kanıtlamak için biz gerekli hukuksal süreci başlattık. Umarım en yakın zamanda kimliğine ve hüviyetine kavuşmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.17 16:16:15
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ALKÜ’de ilk yardım eğitimleri sürüyor

ALKÜ Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezine (ALKÜSEM) bağlı İlk Yardım Eğitim Merkezi tarafından ‘Temel İlk Yardım Eğitimi’ verildi.
Türkiye’de son yıllarda meydana gelen afetlerin ardından ilk yardımların önemi de her zamankinden daha fazla artmaya başladı. İlk yardım eğitimleri vermeyi tüm hızıyla sürdüren Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezine (ALKÜSEM) bağlı İlk Yardım Eğitim Merkezi akademik personeli tarafından verilen eğitim başarıyla tamamlandı. Toplamda 16 saatlik teorik ve uygulamalı olarak planlanan eğitimler; Öğr. Gör. Dr. Hamiyet Eciroğlu, Öğr. Gör. Anıl Çilem Çelik ve Öğr. Gör. M. Enes Sarık tarafından verildi. ALKÜSEM Müdür Yardımcısı ve ALKÜ İlk Yardım Merkezi Müdürü Öğr. Gör. Dr. Eciroğlu yaptığı açıklamada, “İlk yardım farkındalığını ve uygulanabilirliğini artırmak toplum yararına yapabileceğimiz faydalı işlerin başında gelmektedir. Son zamanlarda yaşadığımız deprem felaketinden de yeniden anladığımız gibi bilgili olmak, temel ilk yardım prensiplerini bilmek hayatımızın her alanında önemli. Tüm vatandaşlarımızı eğitimlerimize bekliyoruz. İlk yardım hayat kurtarır” dedi.
Eğitimlerin ardından Numa Otel ve Elif Turizm yetkilileri; Öğr. Gör. Dr. Hamiyet Eciroğlu’na, Öğr. Gör. Anıl Çilem Çelik’e ve Öğr. Gör. M. Enes Sarık’a teşekkür ettiler.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.07 14:36:34
Son Düzenlenme Tarihi :





İftar ve sahur sofralarında bunlara dikkat

Alanya Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü Diyetisyeni Şule Yavuz Demir, Ramazan ayı öncesinde vatandaşlara “Ramazanda Sağlıklı Beslenme” konulu seminer verdi. Alanya Belediyesi Aile Kadın Destek Merkezinde düzenlenen seminerde Diyetisyen Demir, Ramazan ayında dikkat edilmesi gereken sofra sırlarını katılımcılarla paylaştı. Demir, “Ramazan ayında uzun süren bir açlığın ardından kurulan sofralar çoğu zaman gereğinden fazla yemek çeşidi içermektedir. Oysa iftar öğününün de diğer günlerdeki akşam yemeklerinden farklı olmaması gerekir. Sağlıklı ve israftan uzak bir beslenme şekli uygulanması çok önemlidir” dedi.

“Sahur atlanmaması gereken en önemli öğün”
“Ramazan ayı boyunca mutlaka sahur öğünü yapılmalıdır” diyen Diyetisyen Şule Yavuz Demir, “Sahur öğünü olmadan tutulan oruç süresince metabolizma kıtlık korkusu yaşar ve tembelleşir. Kan şekeri çok fazla düşer. Sahurda az yağlı kahvaltılık besinler ve salatalar tercih edilmeli, yanında yoğurt veya süt bol tarçınlı olarak tüketilmelidir. Hafif sebze yemekleri, tam buğday ekmeği, yoğurt ve kuru meyveden oluşan bir menü de kullanılabilir. Bağırsak tembelliği sıklıkla yaşanan bir sorun olduğu için sahurda mutlaka kuru kayısı, kuru incir, kuru erik gibi gaz yapmayan ve aynı zamanda bağırsak çalıştıran meyveler tüketilmelidir” diye konuştu.

“İftarda aceleci olmayın”
İftarda dikkat edilmesi gereken konulardan da bahseden Demir, “İftarda kan şekerimiz iyice düşük olacağından onu normale getirmek için kuru meyve; tansiyonu dengelemek için de zeytin tüketilip üzerine sıcak bir çorba yavaş yavaş içilmelidir. Sonrasında ara verilmesi önerilir. Beynimize tokluk hissinin gitmesi ve kan şekerinin ani yükselip düşmesinin engellenmesi için bu arayı vermek çok önemlidir” şeklinde konuştu.

“Meyve ve tatlı için 2 saat ara verin”
“Meyve veya tatlı tüketimi iftardan 2 saat sonra yapılmalı” uyarısında bulunan Demir, tatlı olarak da sütlü tatlıların tercih edilmesinin önemli olduğunu vurguladı. İftar sonrası yapılacak yürüyüşlerin hem sindirim hem de enerji dengesi için faydalı olacağını belirten Demir, “Beyaz ekmek, pide yerine özellikle sahurda tam buğday ekmeği tercih edilmeli. Her iki öğünde de pişirme tekniğimiz sebze ve etler için ızgara veya fırınlama yöntemi gibi az yağlı yöntemler olmalıdır. Protein alımı tokluk hissi vermesi sebebiyle önemli olduğundan; et tüketilmediği zaman yerine az yağlı peynir, yumurta, yoğurt ve kuru baklagiller mutlaka koyulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.23 17:53:02
Son Düzenlenme Tarihi :