SON DAKİKA

logo

200 bin yavru buradan çıkıyor: Deniz kaplumbağaları Akdeniz’le buluşuyor

Nesli tehlike altında olduğu için koruma altında bulunan ’Caretta caretta ve ’Chelonia mydas’ deniz kaplumbağalarının önemli üreme alanlarından Mersin’de her yıl 200 binden fazla yavru Akdeniz’le buluşuyor. Ya gündoğumu ve ya da ay ışığında yuvalardan çıkan yavru kaplumbağalarının denizle buluşmada yoğun dönemine girildi.
Dünyada iribaş deniz kaplumbağası (Caretta caretta) ile yeşil deniz kaplumbağalarının (Chelonia mydas) en önemli üretim merkezleri arasında Mersin yer alıyor. Haziran ve Temmuz aylarında anaç kaplumbağalar tarafından yoğun olarak bırakılmaya başlanan yumurtalardan yavrular çıkmaya başladı. Özellikle gece ay ışığı veya gün doğumunda yuvayı terk eden yavrular, küçük bedenleri ile denize girmeye çalışırken, ortaya izlemesi keyif veren görüntüler çıkıyor. Mersin’in Anamur, Silifke Göksu, Erdemli Alata ve Akdeniz Kazanlı’da her yıl deniz kaplumbağaları yaklaşık 3 bin 600 yuva kurarak yumurtlama yapıyor. Bu yuvalardan her yıl 200 binden fazla yavru kaplumbağa çıkarak Akdeniz’le buluşuyor. En yoğun dönemlerinin yaşandığı bugünlerde Erdemli Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü sahilinden çok sayıda yavru kaplumbağa yuvasından çıkarak denizle buluştu. Ay ışığında denizle buluşan kaplumbağalara Vali Ali Hamza Pehlivan, Doğa Koruma ve Milli Parklar yetkilileriyle vatandaşlar da eşlik etti.
Gördükleri manzara karşısında etkilenen çocuklar, yaşadıkları duygu anlatırken, aileleri de böyle bir olaya tanık olmadan duyduğu memnuniyeti kaydetti.

"İki tür deniz kaplumbağası Mersin sahillerini tercih ediyor"
Gerçekten müthiş bir doğa döngüsüne tanıklık ettiklerini belirten Vali Ali Hamza Pehlivan, "Yuvalarından yumurtalarından çıkan kaplumbağalar koşar adımlarla suya doğru doğaya doğal yaşama doğru ilerlediler. Malumunuz dünya üzerinde 8 ayrı deniz kaplumbağası türü var. Bunların 5’i Akdeniz’de ağırlıklı olarak bulunuyor. Bu türlerin üçü daha çok beslenme maksatlı bu denizlerde bulunurken, iki türü de özellikle Mersin sahillerimizi tercih ediyor. Bu türlerin biri yeşil deniz kaplumbağası dediğimiz Chelonia mydas diğeri de caretta caretta dediğimiz iribaş deniz kaplumbağası. Ve ilimizde 4 ayrı noktada 4 yarı kumsalda yumurtlama ve yuvalama merkezi var. Bu deniz kaplumbağalarının Türkiye genelinde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün verilerine göre toplamda 20 ayrı nokta tespit edilmiş ve ilan edilmiş durumda. Bunların 4’ü Mersin ilimizde ki buralar koruma sahaları, sit alanları, kaplumbağalar gelip yumurtlamalarını yapıyorlar. Özellikle de havaların ısınmasıyla 15 Mayıs ila 15 Eylül tarihleri arasında bu sahillere geliyorlar ve yumurtalarını bırakıyorlar" dedi.

"200 bin yavru kaplumbağa Akdeniz’den dünyaya yol alıyor"
Yumurtlama merkezleri hakkında bilgi de veren Vali Pehlivan, yılda ortalama 3 bin 600 noktada kaplumbağaların bu yuvaları kurduklarını ifade etti.
Bu yuvalardan her yıl ortalama 200 bin yavru kaplumbağanın çıkarak Akdeniz’den dünyaya doğru yol aldığına değinen Pehlivan, "Biliyorsunuz kaplumbağalar yumurtadan, yuvadan çıktıkları noktada tekrar yumurtluyorlar. Ve ortalama 3 senede bir bu noktalara geliyorlar. Gecenin bu saatinde, bir yandan ay yakamoz halinde kendini gösterirken, kaplumbağalar da denize doğru yol aldı. Biz de onun heyecanını yaşadık. Biliyorsunuz ayın ışığını takip ediyorlar. O yüzden zaman zaman uyarılar yapıyoruz, bu sahillerde yanlış ışıklandırmalar ki yaptırmıyoruz, yapanları da ilgili arkadaşlarımız ikaz ediyor. Yönlerini şaşırmasınlar diye bu konuda tedbirlerimiz var, o yüzden zaten buralar koruma altında. Arkadaşlarımız da Doğa Koruma Milli Parklar personelimiz de bu sahillerde dolaşmak suretiyle, özellikle o yumurtalamaların yapıldığı anaçların, yavruların, yumurtaların olduğu yerleri koruma altına alıyorlar. Zaman zaman kafesleme yapıyorlar, tabelalarla uyarıcı levhalar koyuyorlar ki bunlar herhangi bir zayiata maruz kalmadan dünyaya gelsinler ve doğaya kavuşsunlar. Bu tabi Yüce Yaratan’ın bahşettiği çok müthiş bir döngü" ifadelerini kullandı.
Kaplumbağaların uluslararası sözleşmelerle koruma altında olduğuna dikkat çeken Pehlivan, bu koruma alanlarına gerekli özenin hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini bir kere daha hatırlattıklarını kaydetti.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.11 09:28:05
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Yaz aylarında hemoroid şikayetleri artıyor

Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Onur Bora Aslan, yaz aylarında su tüketimini arttırmanın hemoroide kapı aralayan sorunların önüne geçmede faydalı olacağını söyledi.
Pek çok kişinin utandığı için doktora başvurmaktan çekindiği hemoroidin esasında kolaylıkla tedavi edilebildiğini anlatan Medline Adana Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Onur Bora Aslan, özellikle yaz aylarının gelmesiyle birlikte başlayan havuz ve deniz sezonunda ıslak mayo ile kalmanın hemoroid şikayetlerini artırdığını söyleyerek hastalık hakkında bilgiler verdi.

Normalde herkeste var
Sindirim sisteminin önemli sorunları arasında yer alan ve halk arasında basur olarak da adlandırılan hemoroid hastalığının ortaya çıkmasında beslenme tarzımızın ve günümüzün hareketsiz yaşam şeklinin etkili olduğunu belirten Dr. Aslan, aslında insanların hemoroidle doğduklarını ancak sadece şiştiklerinde ve büyüdüklerinde bu durumun rahatsız edici bir hal aldığını kaydetti.
Dr. Aslan," Hemoroid, anüs ve alt rektumda (bağırsak çıkışı) bulunan şişkin kan damarları olarak tanımlanıyor. Bu damarların herhangi bir nedenle genişleyerek yastıkçık şeklinde şişkin bir hal alması, kaşıntı, kanama ve ağrı gibi yakınmalara neden oluyor. Bu hastalık bireyin yaşam konforunu oldukça düşürüyor. Beslenme tarzı da hemoroide neden olabiliyor. Sofralarımızın hayvansal gıdalardan çok mevsimsel sebze-meyve ağırlıklı olması ve bol lif içermesi gerekir. Ayrıca fastfood, mayalı yiyecekler ve turşu gibi asitik gıdalar da bağırsak florasının dengesini bozduğu için bu açıdan tavsiye etmediğimiz besinler arasında yer alırlar. Bunların yanı sıra sık alkol tüketimi de damarların genişlemesine sebep olacağından hemoroid sorununu can sıkıcı bir hale getirebilir” dedi.

Kabızlıktan kurtulun
Yaz aylarında içilen su miktarının artırılması gerektiğine değinen Dr. Aslan, “İnsan vücudunun yaklaşık yüzde 60’ı sudan oluşur ve bu yüzden normalde günde 2,5-3 litre su tüketilmelidir” diyerek yaz aylarında ise bu miktarın mümkün olduğunca artırılmasını ve bunun kabızlık gibi hemoroide kapı aralayan sorunların önüne geçmede faydalı olacağını kaydetti.

Islak mayo ile beklemeyin
İçinde bulunduğumuz yaz aylarında havuz veya denizden çıktıktan sonra uzun süre ıslak mayo ile kalmanın da hemoroidi tetikleyebildiğine de dikkat çekenAslan, “Böyle bir durum anal bölgenin ısısında hızlı bir değişime sebep olacağından kan dolaşımı etkilenerek hemoroitte şişme ya da ağrı gelişebilir. Sorun yaşamamak için ıslak mayonun zaman kaybetmeden kuru bir mayo ile değiştirilmesi gerekir” şeklinde konuştu.

Tedavisi mümkün
Hemoroidin tedavisi olduğunu anlatan Aslan, “Hastalığın tedavisi doktor tarafından belirtilerin ne kadar ağır olduğuna göre planlanır. Yaşam tarzında değişiklikler ve tıbbi ilaç kullanımı başvurulan yöntemler arasındadır. Bununla birlikte ilerlemiş olan hemoroid sorunlarında cerrahi müdahale de gündeme gelir. Ancak bu yöntemlerle hastalık kolaylıkla tedavi edilse bile şikayetleri ortaya çıkaran şartlar düzeltilmediği takdirde hemoroidin tekrarlama ihtimali de yükselecektir” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.07 21:22:34
Son Düzenlenme Tarihi :





Türkiye Tüketim Mal ve Hizmetleri Fiyat Düzeyi Endeksi 40 Olarak Açıklandı

Türkiye'nin tüketim mal ve hizmetleri fiyat düzeyi endeksi, son verilere göre 40 olarak belirlendi. Fiyat düzeyi endeksi, ülkelerin ulusal para birimlerinin döviz kurlarına göre alım gücünü karşılaştıran bir gösterge olarak kullanılıyor. Türkiye'nin endeksi, 27 Avrupa Birliği (AB) ülkesi ile karşılaştırıldığında, aynı mal ve hizmet sepetini satın alabilmek için 27 AB ülkesinde 100 Euro'ya ihtiyaç duyulurken, Türkiye'de sadece 40 Euro'ya karşılık gelen Türk Lirası ile satın alınabileceğini gösteriyor.

Türkiye'nin fiyat düzeyi endeksi, 36 ülke arasında en düşük değeri elde etti. Karşılaştırmada en yüksek endekse sahip ülke ise 174 ile İsviçre oldu. Bu verilere göre Türkiye, tüketim mal ve hizmetlerinde diğer ülkelere kıyasla daha uygun fiyatlar sunuyor.

Tüketim mal ve hizmetlerinin alt gruplarına bakıldığında, Türkiye'de kişisel ulaşım araçlarının fiyat düzeyi endeksi 144 olarak kaydedildi. Bu değer, Türkiye'nin kişisel ulaşım araçları için AB ülkeleri ortalamasının üzerinde fiyatlar sunduğunu gösteriyor. Ayrıca tüketici elektroniği endeksi 79 olarak belirlenirken, giyim endeksi ise 36 oldu. Giyim kategorisinde Türkiye'nin fiyat düzeyinin diğer alt gruplara göre daha düşük olduğu görülüyor. Türkiye aynı zamanda giyim endeksi açısından karşılaştırılan 36 ülke arasında en düşük değere sahip ülke olarak öne çıkıyor. Lokanta ve oteller grubunda ise Türkiye'nin endeks değeri 52 olarak belirlendi.

Türkiye'nin tüketim mal ve hizmetleri fiyat düzeyi endeksinin 40 olması, ülkenin diğer ülkelere kıyasla daha ekonomik bir seçenek sunması anlamına geliyor. Bu veriler, Türkiye'deki tüketici fiyatlarının diğer ülkelere göre daha cazip olduğunu gösteriyor. -Abdültalip Güngör

Kaynak : Abdültalip GÜNGÖR
Ekleme Tarihi : 2023.06.22 10:59:57
Son Düzenlenme Tarihi :