SON DAKİKA

logo

Dünya Rekonstrüktif Mikrocerrahi Derneği Kongresi’ne Akdeniz Üniversitesi Damga vurdu


Dünyada ilk rahim naklini gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Prof. Dr. Ömer Özkan, Singapur’da düzenlenen Dünya Rekonstrüktif Mikrocerrahi Derneği Kongresi’nde deneyimlerini paylaştı.
Rekonstrüktif cerrahi alanında dünyanın en önemli zirvelerinden olan Dünya Rekonstrüktif Mikrocerrahi Derneği (WRSW) Kongresi, Singapur’da düzenlendi. 
Teması “Mikrocerrahide Sanat” olan etkinlikte, eğitici kurslar, genel konferanslar, uzman panel tartışmaları ve ücretsiz makale oturumları gerçekleşti. Dünyanın her yerinden ünlü mikrocerrahları bir araya getiren kongreye dünyanın ilk rahim nakli, Türkiye’nin ilk yüz ve çift kol nakli gibi operasyonlarla dünyada adını duyuran Akdeniz Üniversitesi damga vurdu.
DESTEK TALEPLERİ GELDİ
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, kongrede kompozit doku nakilleri konusundaki tecrübelerini paylaştı. Özellikle rahim nakliyle ilgili sunum büyük ilgi çekerken, farklı ülkelerden mikrocerrahlar Akdeniz Üniversitesi’nin ardından dünya genelinde sayısı 100’ü aşan rahim nakillerini kendi ülkelerinde de gerçekleştirmek için destek talep etti.
TÜRKİYE’YE GÖSTERİLEN İLGİ GURURLANDIRDI
Kongrede konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, Türkiye’den yaklaşık davetli 20 bilim insanının kongreye konuşmacı olarak katıldığını belirterek, “Kongrede ülkemize ve üniversitemize gösterilen teveccüh beni çok gururlandırdı. Türk bilim insanlarının konuşmaları ilgiyle takip edildi. Ayrıca ülkemizin ilk mikrocerrahlarından ve ilk kadın mikrocerrahı olan Prof. Dr. Oya Bayrı hocamız için de özel bir oturum düzenlendi.” ifadelerini kullandı.
2027 YILINDA TÜRKİYE’DE DÜZENLENECEK
Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, 2027 yılında WSRW Kongresi’nin Türkiye ev sahipliğinde yapılacağı bilgisini de paylaşarak, “Dünyada rekonstrüktif mikkorcerrahi alanında ülkemizin rolü her geçen yıl daha da ön plana çıkıyor. Ülkemizin sağlık alanında geldiği nokta gerçekten dünyada ilgiyle takip ediliyor. Ülkemizin bu başarısına yaptığımız nakillerle katkı koymak bizim için büyük bir onur.” diye konuştu.
* Akdeniz Üniversitesi Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.25 10:42:55
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Alkollü araç kullanmaktan ehliyetini kaptıran sürücü polise yakalandı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde gerçekleştirilen trafik uygulamasında, daha önce ehliyetine alkollü araç kullanmaktan el konulan sürücüye 8 bin 190 TL ceza uygulandı.

ANTALYA (İHA) - Manavgat Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Büro Amirliği ekipleri, Alanya-Manavgat D-400 Karayolu Ulualan mevkiinde denetimlerini aralıksız sürdürüyor. Denetimler sırasında durdurulan 07 AUG 525 plakalı transfer aracının sürücüsü Bilgin O.’nun ehliyetine daha önce alkollü araç kullanmaktan el konulduğu ve ehliyetinin olmadığı belirlendi. Ehliyetsiz araç kullanan sürücüye ve araç sahibine ayrı ayrı 8 bin 190’ar TL, aracın muayenesiz olmasından dolayı da bin 979 TL olmak üzere toplam 18 bin 359 TL ceza uygulandı. Hafif ticari araç trafikten men edilerek, yediemin otoparkına çekildi.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.17 08:13:32
Son Düzenlenme Tarihi :





Kuraklık önce gölü, sonra flamingoları vurdu

Flamingoların en çok konakladığı göl olan Yarışlı Gölü’nü besleyen kaynak suyunun üzerine köylüler tarafından seyyar sondaj motorlarının kurulması, artan sıcaklarla birlikte kuruyan gölü tehlikeye soktu. Mayıs ayında binlerce flamingonun olduğu gölde şimdi parmakla sayılabilecek kadar az kuş barınıyor.
Flamingoların en çok bulunduğu Yarışlı Gölü ilkbahar aylarında su tutarken, sıcaklığın artmasıyla tekrar eski kurak zamanlarına döndü. Gölü besleyen su kaynaklarını inceleyen uzman ekip, su kaynağı üzerine köylüler tarafından kurulan birçok sondaj motoru tespit etti. Dünyada sadece burada yaşayan iki balık türünün olduğu bu kaynaktan su alınması hem bu canlıları tehlikeye atıyor hem de gölü besleyen su miktarının azalmasına neden oluyor.
DKMP 6. Bölge Müdürlüğü’nün sekreteryasını üstlendiği Burdur ve Antalya Gölleri Yönetim Planı Hazırlama Projesi’nde yer alan uzman ekip, gölü besleyen en önemli kaynak üzerine köylüler tarafından kurulan seyyar sondaj motorlarının kaynak içerisinde bulunan ve sadece burada yaşayan endemik balık türleri için tehlike arz ettiğini tespit etti. Ayrıca bu sondaj motorları gölde barınmaya devam eden az da olsa flamingonun yaşamlarını da tehlikeye sokuyor.
Gölü inceleyen ekipte yer alan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İskender Gülle, “Yarışlı Gölü’nün yüzölçümü yaklaşık olarak 10 ila 15 kilometre arasında değişiyor. Aslında bir zamanlar bu göl sürekli bir gölmüş ama günümüz şartlarında tam bir göl değil. Çünkü mevsimlik olarak su tutabiliyor. Biz bu tür göllere geçici göller diyoruz. Bu gölün özelliği bir kısmının tabak şeklinde olması. O nedenle bu gölleri tuzlu göl, tuzla gölleri veya pilaya gölleri olarak isimlendiriyoruz. Türkiye’de çok sayıda buna benzer göl var. Fakat Yarışlı Gölü’nün şu anda en önemli özelliği kış aylarında en fazla 20-30 santimetreye kadar su tutabiliyor olması. 20-30 santimetre su tutarsa bizim için çok iyi. Ama normalde günümüzde yağışların da azalması nedeniyle en fazla 10 santimetreye kadar su oluyor haziranın başında, o da tamamen kuruyor. Bu göl geçici göl olmasına rağmen özellikle mikroskobik canlılar açısından da son derece zengin. Böyle olduğu için de başta flamingo olmak üzere çok sayıda su kuşu için adeta bir beslenme alanına dönüşüyor. Sığ olduğu için flamingolar burayı çok fazla tercih ediyorlar. Besin kaynağı da çok fazla tabi ki, o açıdan Yarışlı Gölü’nün en önemli özelliği biyolojik olarak iyi bir kuş alanı olması” dedi.

Yarışlı Gölü yıllardır koruma altında
Yarışlı Gölü’nün hem çevredeki mermer ocaklarından hem de kaçak avcılık ve göl arazisinin tarım amacıyla kullanılmasına karşı koruma altında olduğunu dile getiren Prof. Dr. Gülle, “Bu göl yıllardır korunuyor. Korumayı sadece mermer ocaklarından ibaret görürsek yanılmış olabiliriz. Onun dışında bir de özellikle Milli Parkların yapmış olduğu dolaylı koruma yöntemleri var. Kara avcılığı, su avcılığı, göl kenarlarındaki alanların işgal yerlerinin fazla artmaması şeklinde. Görsel olarak baktığımızda farklı bir manzarası var. Suyu da biraz tuzlu. Kış aylarında binde 14, yani 1 litre suda 14 gram tuza kadar yükselebilen tuz özelliği var. Suları herhangi bir tarımsal faaliyette kullanılmıyor. İçme suyu amacıyla da kullanılmıyor. Ayrıca gölün içerisinde değil ama gölün kıyılarındaki tatlı küçük su kaynaklarında dünya için endemik iki tane tatlı su balığı türümüz var. Bunların sadece bu bölgede yaşadığını söyleyebiliriz. Göl kenarlarındaki pınarlar, özellikle
görmüş olduğunuz sazlık alanlar bu balıkların yaşamı açısından son derece önemli” ifadelerini kullandı.

Yönetim planlarında artık birinci öncelik: “Su”
Çalıştay hakkında da açıklama yapan Prof. Dr. İskender Gülle, “Göllerin her beş yılda bir sulak alan yönetim planları yapılıyor. Bu yönetim planları çerçevesinde yeniden bir bilimsel, ekolojik ve çevresel değerlendirme yapılıyor. Beş yıl boyunca doğru yapılan veya eksik yapılan ya da beşinci yılın sonunda ortaya çıkan yeni durumlar neler bunları gözden geçiriyoruz. Yönetim planlarını beş senede bir revize ediyoruz. Şu anda iki gündür yapmış olduğumuz çalıştayımız bir bilimsel altlığa dayalı olarak yapıldı. Onun neticesinde bugün de bir arazi gezisi yapıyoruz. Bu arazi gezimizde durumu gözlemliyoruz. Planlarımızda hangi değişiklikleri yapabiliriz, onları gözden geçiriyoruz. Gördüğümüz kadarıyla şu anda tüm Türkiye çapında, Burdur çapında öncelikli konu su. Yani su tedariği göller için ve yönetim planları için birinci madde haline geldi. Bundan 20-30 sene önce daha ziyade kirlilik ağırlıklı bir yönetim planı yapıyorduk, artık birinci önceliğimiz su oldu” dedi.
Burdur ve Antalya Gölleri Yönetim Planı Koordinatörü Peyzaj Yüksek Mimar Seda Yıldız ise, “Burdur yöresinde Sulak Alan Yönetim Planı çalışmasını DKMP 6. Bölge Müdürlüğü adına yürütüyoruz. Göllerimizle ilgili çalıştayımız dün gerçekleşti. 2016 yılında yine göllerle ilgili Sulak Alan Yönetim Planı yapılmıştı. Şu an revizyon zamanı geldiği için yenilenebilirliğini sağlayabilmek ve biyon verebilmek için şu an tekrar Sulak Alan Yönetim Planlarımızı yeniliyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.25 20:31:42
Son Düzenlenme Tarihi :