SON DAKİKA

logo

'Akdeniz Araştırma 1' gemisi Lübnan kara sularındaki balık ekosistemini araştıracak

ANTALYA (İHA) - Tarım ve Orman Bakanlığı Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğüne ait "Akdeniz Araştırma 1" gemisi, Lübnan kara sularında balık ekosistemine ilişkin çalışma gerçekleştirmek üzere yola çıktı. 15 Ekim'e kadar Lübnan'da gerçekleştirilen çalışmalar, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'ne (FAO) bildirilecek.
Lübnan Hükümeti ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) arasındaki iş birliği çerçevesinde Lübnan'da 15 günlük çalışma yapacak olan gemi ekibi, Antalya’da limanından yola çıktı. Gemi mürettebatı için Antalya Limanında uğurlama töreni düzenlendi. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü (TAGEM) Metin Türker, törende yaptığı konuşmada, Lübnan Hükümeti ile FAO arasındaki iş birliği çerçevesinde geminin Lübnan kara sularındaki su ürünleri ve balık popülasyonu ile ilgili araştırmalarda bulunacağını söyledi.

“Balık yetiştiriciliğinde Avrupa’da 1’inci sırada yer alıyoruz”
Geminin 2 yıldır Lübnan'da araştırma faaliyetlerinde bulunduğunu dile getiren Türker, “Ülkemiz özellikle su ürünleri konusunda dünya ortalamasının üzerinde bir artış gösteriyor. Balık yetiştiriciliğinde Avrupa’da 1’inci sırada yer alıyoruz. Levrek ve çupra üretiminde dünya lideriyiz. Son yıllarda Karadeniz somonunda başarılı gelişmeler kaydediyoruz. Enstitülerimizin yapmış olduğu çalışmalarda sağlanan başarılar bize hem ülkede hem de uluslararası alanda yeni çalışma alanları ve fırsatları sağlıyor. Nitekim bugün 'Akdeniz Araştırma 1' gemimizin Lübnan’a gitmesi de bunun bir sonucudur. Özellikle FAO’nun 2019 yılında Lübnan kara sularında 8 metre ile 800 metre arasındaki derinlikte hangi tur balık çeşitlerinin olduğu yönünde açılan ihaleyi enstitümüz kazandı. 2020 yılında Covid’den dolayı yapılamadı, 2021 yılında yapıldı. Geçen yıl da aynı çalışmayı yaptık” dedi.

"Ekiplerimiz çalışmalarını raporlayacaklar ve FAO'ya bildirecekler”
Geminin 2 günlük seyahat sonrası Lübnan'da olacağını ve 15 Ekim'e kadar Lübnan'da kalacağını belirten Türker, "Ekiplerimiz çalışmalarını raporlayacaklar ve FAO'ya bildirecekler. Yeni çalışma alanlarının açılması yönünde beklentilerimiz var. Gelecek yıllarda Suudi Arabistan, Libya'da da bilimsel araştırma talepleri olabilir. 10 kişilik mürettebatımız, 2 tane çok değerli araştırmacımız var. Lübnan’da Tarım Bakanlığı ekipleri ve enstitü çalışanları da ekiplerimize dahil olacak” sözlerine yer verdi.
Törenin ardından "Akdeniz Araştırma 1" 10 mürettebatı ile birlikte Lübnan’a doğru yola çıktı.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.29 10:14:20
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






AKTOB Başkanı Kavaloğlu: "Çeşitlilik turizmde direnci arttırır"

Türkiye ve Antalya’nın çok zengin turistik kaynak ve ürünlere sahip olduğunu belirten Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği(AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, çeşitliliğin turizmin direncini artıran en önemli rekabet aracı olduğunu belirterek, "Türkiye turizmi ve Antalya destinasyon olar..

Türkiye ve Antalya’nın çok zengin turistik kaynak ve ürünlere sahip olduğunu belirten Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği(AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, çeşitliliğin turizmin direncini artıran en önemli rekabet aracı olduğunu belirterek, "Türkiye turizmi ve Antalya destinasyon olarak turizm arzındaki rekabet üstünlüğünü geçtiğimiz yıl ortaya koydu ve şu anda dünya sıralamasında 4. sırada, pandemi sonrasında da en hızlı toparlanan ülkeler arasında en başlarda yerini aldı" dedi.
Kavaloğlu, dünyanın en önemli jeopolitik konuma sahip ülkelerinden biri olan Türkiye’nin, turizm çeşitleri bakımından birçok alternatifi barındırdığına değindi.
Türkiye’nin turizm arzının doğal, kültürel ve sosyal kaynakların zengin bir bileşkesi olduğunun altını çizen Kavaloğlu, "Ülkemiz doğu ve batının muhteşem bir arakesiti. Bu kaynak zenginliği içinde sektörümüzün hem gelişerek sürdürülebilir olması hem de rekabet üstünlüğü elde edebilmesi için temel turistik ürünler ile birlikte spesifik ürünlere yönelmelerini gerektirmektedir. Bölgemizde yer alan pek çok işletme, dünya standartlarında yapılan spor, sağlık, kongre tesisleri ile turizmde ürün gamının genişlemesine önemli katkılar sağladı. Türkiye’de yer alan golf tesisleri ile özellikle kış döneminde golf oyucularını bölgeye çekebilmektedir. Futbol klüpleri kış döneminde uzun süreli konaklamalar sağlamakta aynı zamanda klüplerin ait oldukları ülkelerde destinasyon tanıtımına katkıda bulunuyor" diye konuştu.
"12 ay sürdürülebilir turizm"
Sağlık işletmelerinin turizm hareketlerini 12 ay boyunca sürdürdüğünü dile getiren Kaan Kavaloğlu, "Türkiye turizmi ve Antalya destinasyon olarak turizm arzındaki rekabet üstünlüğünü geçtiğimiz yıl ortaya koydu ve şu anda dünya sıralamasında 4. sırada, pandemi sonrasında da en hızlı toparlanan ülkeler arasında en başlarda yerini aldı. Fuar ve kongre turizmi yine tüm yıla yayılan turizm hareketlerinin devamını sağlıyor. Antalya bir destinasyon olarak gelişen altyapısı ve üst yapısı ile 12 ay sürdürülebilir turizmin tüm bileşenlerini taşımaktadır. Üzerimize düşen; ürün çeşitliliği oluşturulurken doğal kaynakları koruyarak kaliteli bir çevre oluşturmayı kültürel değerlere ve bunların korunarak kullanılmasına uygun hareket etmek olacaktır” ifadelerine yer verdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.20 16:52:23
Son Düzenlenme Tarihi :





Geçmeyen omurga ağrılarınız varsa, Antalya Medstar'da çözüm de var

Günlük yaşamda travmatik ve travma dışı bir çok nedenle omurga hasara uğrayabiliyor ve bütünlüğü bozulabiliyor. Bu durumda geçmeyen omurga ağrıları ortaya çıkabiliyor. Omurga ağrılarından kurtularak hareket özgürlüğünü geri kazanabilmek için omurga vidalama ameliyatları gündeme geliyor. 
Omurga kırıkları, tümörleri, enfeksiyonlarının yanı sıra bel kayması, omurilik kanal darlığı,  deformiteler (kifoz ve skolyoz) omurga vidalamanın sık kullanıldığı hastalıklar arasında yer alıyor. Omurganın anatomik dizilimini sağlamak ve sabitlemek için yapılan ameliyatlar 20. yüzyılın başlarından bu yana gittikçe artan sayılarda yapılıyor. ,
Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Selim Hacısalihoğlu, geçmeyen omurga ağrıları ve omurga vidalama ameliyatları hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. 
AMELİYATLA SAĞLANAN HAREKETSİZLİK AĞRIYI ÖNLÜYOR
Omurga vidalama ameliyatlarında amaç; yapısı ve/veya işlevlerinde bozulma olan işlevsel segmental üniteyi sabitleme veya hareketlerini izin verilen ölçüde azaltma, yükü azaltma, hareketlerini kısıtlama veya mekanik destek sağlayarak ağrının giderilmesine yardımcı olmaktır. Omurga vidalama, omurganın herhangi bir yerindeki iki veya daha fazla kemiği birbirine bağlar. Bunları birbirine bağlamak, aralarındaki hareketi engeller. Hareketi önlemek ağrıyı önlemeye yardımcı olur. 
GÜNLÜK YAŞANTIDA DAHA AĞRISIZ HAREKETLİLİK SAĞLANIYOR
Günümüzde omurga vidalamaları çoğunlukla sırttan yapılmaktadır. Aynı seansta önden ve arkadan yapılan yaklaşımlarla da omurga cisimlerine ve omurlar arasına konan kafesler, kemik veya benzeri greftler ile vidalamayla güçlü bir stabilizasyon sağlanmaktadır. Omurga vidalama cerrahisi sonrası iyileşme süresi hastadan hastaya önemli ölçüde değişir. Hastanın günlük rutinine dönmesi ortalama üç ila altı ay sürer. Çalışmak, seyahat etmek ve hatta egzersiz yapmak ameliyat öncesine göre çok daha rahat olmaktadır.   
Çoğu hasta yaklaşık 1 yıl sonra tamamen iyileştiğini hisseder, her zamanki aktivitelerine geri döner ve hiç acı çekmez.
DOĞRU ÜRÜNLERİM TERCİHİ ÖNEM TAŞIYOR
Genellikle spinal implantlar; paslanmaz çelik ve titanyum alaşımlarından yapılmaktadır. Son yıllarda daha artan sayıda karbon alaşımları da kullanılmaya başlanmıştır. 
Teknolojik değişiklikler ve gelişmeler gün geçtikçe cerrahinin birçok alanında kullanılmak üzere yeni enstrümanlar üretmektedir. Spinal cerrahi gibi biyomekanik unsurların önemli olduğu patolojilerde yeni aletlerin kullanıma girmesi kaçınılmazdır. Patolojiye en uygun ve biyogüvenirliliği ispatlanmış ürünlerin tercihi cerrahi başarıyı ve hasta memnuniyetini doğrudan etkilemektedir.
SIRT AĞRISI VE DİSK SORUNLARINDA BÜYÜK FAYDA SAĞLIYOR
Omurga vidalama ameliyatı sırt ağrısı veya disk sorunları yaşayan hastalar için çok yardımcı olabilir. Ancak her ameliyatta olduğu gibi ameliyatın da bazı riskleri vardır. Gelişebilen komplikasyonlar arasında; vidanın uygun olmayan pozisyonda yerleştirilmesi,  enstrüman yetersizliği (vida sıyrılması, vida kırılması), metal alerjisi, damar yaralanması, toplardamar tıkanıklığı, pnömoni, omurilik zarı yırtılması, pnömotoraks ve hemotoraks, interkostal nevralji yer almaktadır. Vidalama esnasında nörolojik yaralanma oranı %0.6-%11 arasında olup kalıcı nörolojik hasar oluşması oldukça düşük bir orandır.
ÖNERİLMEYEN DURUMLAR:
- Omurga veya sistemik enfeksiyonları olanlarda
- Şiddetli osteoporoz durumunda
- Gebelikte
- Metal alerjisi olanlarda
- Ciddi mental bozukluk durumlarında
- Alkolizm veya ilaç bağımlılığında
- Vidanın emniyetli bir şekilde tutunmasını engelleyecek düzeyde doğumsal omurga anomalilerinde
- Tümör veya ameliyat yerindeki doku örtüsünün yetersiz olması durumunda bu operasyonlar yapılmamakta.
* Memorial Antalya Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.15 11:31:45
Son Düzenlenme Tarihi :