SON DAKİKA

logo

Antalyaspor Başkanı Sinan Boztepe: “Kasamıza çok küçük paralar dışında giriş yok”

An­tal­yas­por Baş­ka­nı Sinan Boz­te­pe, aylık top­lan­tı­la­rı­na devam edi­yor. Bugün ba­sın­la bi­ra­ra­ya gelen Baş­kan Boz­te­pe, 2 aylık sü­reç­te ya­şa­dık­la­rı­nı, yap­tık­la­rı öde­me­le­ri ve bun­dan son­ra­ki sü­reç­te yap­mak is­te­dik­le­ri­ni pay­laş­tı.
An­tal­yas­por Baş­ka­nı Sinan Boz­te­pe, ge­li­ri yok de­necek kadar az olan bir ku­lü­bü yö­net­tik­le­ri­ni ifade eder­ken, ta­kı­ma daha fazla sahip çı­kıl­ma­sı­nı is­te­di.
Boz­te­pe, ko­nuş­ma­sın­da şun­la­rı söy­le­di : “25 Ekim’den bu yana çok şükür tam 2 ay oldu. 2 aydır da bu gö­re­vi icra et­me­ye ça­lı­şı­yo­ruz. Sağ­lo­sun şeh­rin bütün idari or­gan­la­rı, STK’ları des­tek ve­ri­yor. Halen de yo­ğun­luk ya­şı­yo­ruz.
An­tal­yas­por’un yü­rü­tü­le­bi­lir bir halde ol­ma­sı için iş­le­ri­mi­zin devam et­me­si ge­re­ki­yor. Zi­ya­ret­le­ri haf­ta­da 3 güne ve yarım güne in­dir­ge­dik.
2 aylık sü­reç­te yoğun bir tempo geçti. 9 tane kar­şı­laş­ma­ya çıktı. Kupa maçı dahil. Adana De­mirs­por maçı hariç mağ­lu­bi­ye­ti­miz yok Biz bunu da nazar ola­rak gö­rü­yo­ruz. Sa­ha­da 5-6 oyun­cu­muz yoktu sa­ha­da 11'den. Yine de güzel bir oyun ser­gi­le­dik. Ta­lih­siz ka­çır­dı­ğı­mız pe­nal­tıy­la bizim dö­ne­mi­miz­de ilk mağ­lu­bi­ye­ti­mi­zi aldık. Fut­bol şansı de­di­ği­miz bir olay var. ta­lih­siz bir ka­zay­dı ama bu da nazar bon­cu­ğu ola­rak kalır in­şal­lah..

GES’İN ÖDEME PLANI HA­ZIR­LAN­DI
GES’in tak­sit­len­dir­me­si ve ödeme planı ha­zır­lan­dı. Daha sonra yine An­tal­yas­por ku­lü­bü 150 bin dolar gibi zam ar­tı­şıy­la kar­şı­laş­ma­ma­sı için biz onu ken­dim bi­re­bir öde­dim. Niye ! 150 bin dolar daha artı zamma gir­me­sin is­te­dik. Nor­mal ile­ri­ye doğru va­de­len­di­re­bi­lir­dim.
Biz önce va­de­li çek ver­dik. Sa­de­ce çek­le­rin va­de­si Ocak, Şubat, Mart. Ocak ayın­da hüc­re­le­re ve kul­la­nı­lan mal­ze­mey­de %30'luk bir zam ar­tı­şı bek­le­ni­yor­du. Fatih bey de bunu nasıl ya­pa­ca­ğız dedi. 500 bin do­lar­da da bunu 150 bin Do­la­ra te­ka­bül edi­yor­du. 25 va­de­li çe­ki­nin­de kar­şı­lı­ğı­nı aldı.

KAOS İSTEMİYORUZ, AN­TAL­YAS­POR’A YA­RA­RI OLMAZ
“Biz daha önce çok ciddi ka­os­lar ya­şa­dık. 7-8 ay. Bizim ol­du­ğu­muz yö­ne­tim­le­rin içe­ri­sin­de. Her­han­gi bir kaos, ger­gin­lik, ki­şiy­le sorun ya­şan­sın is­te­mi­yo­ruz. So­run­la­rın içe­ri­sin­de de bi­re­bir mu­ha­tap kal­mak­ta is­te­mi­yo­ruz. O bir şey söy­le­di, sizin ara­cı­lı­ğı­nız­la bize düştü, biz bir şey söy­le­dik ona gitti gibi An­tal­yas­por’u sı­kın­tı­ya so­ka­cak, ba­şa­rı­la­rı, fi­nan­sal ge­liş­me­le­ri, önü­müz­de­ki sü­reç­te­ki plan­la­ma­la­rı yap­mak ye­ri­ne bu tarz po­le­mik­ler­le ya­şa­na­cak du­rum­lar ol­ma­ma­sı için biz ko­nuş­mu­yo­ruz. İçi­ni­zi fe­rah­la­ta­cak­sak biraz bir şey­ler söy­le­ye­lim. Ama ben halen buna ta­raf­tar de­ği­lim. Ben bunun ol­ma­sı­nı is­te­mi­yo­rum. Bunun hiç bi­ri­mi­ze, hiç bi­ri­ni­ze fay­da­sı ol­ma­ya­cak An­tal­yas­por’a za­ra­rın­dan başka.

ÖZ­TÜRK AİLESİ DI­ŞIN­DA KİMSE PA­RA­SI­NI BI­RAK­MA­DI
Şim­di­ye kadar Öz­türk aile­si­nin dı­şın­da hiç bir baş­ka­nı­mı­zın ala­ca­ğı kal­ma­dı. Hiç bir baş­ka­nı­mız içer­de An­tal­yas­por’a bağış adı al­tın­da bir para bı­rak­ma­mış­tır. Belki de bı­ra­ka­ma­mış­tır. Ama hiz­met et­miş­tir. Bu tüm baş­kan­lar için ge­çer­li.
Der­di­miz An­tal­yas­por, der­di­miz kulüp. Biz An­tal­yas­por için bi­rar­ya gelip kendi pa­ra­la­rı­mı­zı bu ku­lü­be har­cı­yor­sak her­han­gi bir kar­şı­lık bek­le­di­ği­miz için, bu­ra­dan bir men­fa­at ala­ca­ğı­mız için değil. Biz böyle bir hiz­me­tin içine de gi­ri­yor­sak o zaman bütün her­ke­zin­de bi­zim­le bir­lik be­ra­ber­lik içe­ri­sin­de ol­ma­sı ge­re­ki­yor. Ba­şa­rı mı is­ti­yor­su­nuz, kaos mu is­ti­yor­su­nuz ! 
Ba­şa­rı is­ti­yor­sa­nız bizi des­tek­le­yin, Allah nasip etsin Av­ru­pa’da oy­na­ya­lım. Av­ru­pa’da oy­na­ya­bil­me­miz için bize çok ciddi tak­vi­ye­ler lazım.

KLAV­YE KAH­RA­MAN­LA­RI
Ara dö­nem­de biz bun­la­rı plan­lı­yo­ruz. Biz bun­la­rı ko­nu­şur­ken, in­san­lar klav­ye­nin ba­şı­na otur­muş­lar kendi ken­di­le­ri­me ka­ba­da­yı­lık ya­pı­yor­lar. An­tal­yas­por ku­lü­bü­nün içe­ri­sin­de 1 TL’si yok­tur. 1 TL bağış yapan adam yok­tur. Ama 30 tane ta­kip­çi­si ile bana ka­ba­da­yı­lık ya­pı­yor. Dik­ka­te al­mı­yo­rum.
Ama sonra biz bunu sor­gu­lu­yo­ruz. Biz­den başka An­tal­yas­por seven yok mu ? Biz mi sa­de­ce An­tal­yas­por’u se­vi­yo­ruz. Emek har­cı­yo­ruz, işi­miz­den gü­cü­müz­den olu­yo­ruz, ço­cuk­la­rı­mız­dan olu­yo­ruz, pa­ra­mız­dan olu­yo­ruz, ala­ca­ğı­mız al­ma­ya­ca­ğı­mız belli değil. Bek­len­ti için zaten bunu yap­mı­yo­ruz.
Ol­ma­yan şey­ler­le uğ­ra­şı­yo­ruz.. Ney­miş Hel­ton’la Saric ihtar çek­miş. Yok öyle bir şey. As­lı­da as­ta­rı da yok. Gelin bizi sor­gu­la­yın. Her­bi­ri­ni­ze biz sor­duk­la­rı­nı­zın ce­vap­la­rı­nı ver­mek­sek biz adam de­ği­liz.

KA­SA­MI­ZA ÇOK KÜÇÜK PA­RA­LAR HARİCİNDE GİRİŞ YOK
Tüm fut­bol­cu­la­rın Şubat ayına kadar ala­cak­la­rı öden­di. Türk fut­bol­cu­la­rın Şubat’a kadar olan ma­aş­la­rı­nı öde­dik. Ka­fa­la­rı rahat olsun. Ya­ban­cı­lar çek diye bir şey bil­mi­yor­lar. Geç­miş­ten gelen maaş bor­cu­muz­da yok. On­la­rın­da ma­aş­la­rı bi­tir­dik­le­ri ayın bir son­ra­ki ayda ya­tı­rı­yo­ruz. Biz bu­ra­ya sıfır bütçe ile gel­dik. Bütün ge­lir­le­ri­mi­zin hepsi tem­lik al­tın­da. Ka­sa­mı­za çok küçük pa­ra­lar hariç para gir­mi­yor.
Tem­lik al­tın­da bir kulüp. Bak­tı­ğı­nız zaman önüne bon­ser­vis be­del­le­ri var, ki­ra­la­ma be­del­le­ri var. Bu ar­ka­daş­la­rın gel­dik­le­ri ku­lüp­le­re an­laş­ma­lar ge­re­ği öden­me­si ge­re­ken pa­ra­lar var. 125 bin euro ci­va­rın­da bir rakam. Bun­la­rı üs­tüs­te koy­du­ğu­nuz zaman 5 mil­yon euro ya­pı­yor. Az bir para değil. 

UEFA’DA SO­NUÇ­LAN­MIŞ DA­VA­LAR VAR
Ge­ri­den gelen, 2-3 yıl ön­ce­sin­den gelen, UEFA’da so­nuç­lan­mış da­va­lar var. On­la­rın pa­ra­sı­nı da ödü­yo­ruz. Bu pa­ra­lar­da 200-300 bin­ler değil. 500-700 bin, 800 euro­lar­da. Bun­la­rı öde­mek için­de uğ­ra­şı­yo­ruz.
Biz şöyle de bir şey ya­pa­bi­li­riz. Ara trans­fer­de 10 fut­bo­lcu trans­fer ede­riz, 1'er mil­yon euro veya 2'şer mil­yon euro. Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs diye de öde­me­le­ri­ni plan­la­rız, söz­leş­me­le­ri­ne ya­za­rız, Ocak ayı so­nun­da da şöyle bir şey söy­le­ye­bi­li­riz. Eli­ni­ze ko­lu­nu­za sağ­lık An­tal­ya şehri. Siz bize sahip çık­mı­yor­mu­su­nuz alın o zaman ku­lü­bü­nü­zü ken­di­niz yö­ne­tin. Yeni ge­lecek yö­ne­ti­ci ar­ka­daş­lar­da o andan iti­ba­ren 10 mil­yon euro­yu ve geç­miş­ten gelen so­nuç­lan­mış da­va­la­rın ha­ri­cin­den bah­se­di­yo­rum ve ma­aş­lar ha­ri­cin­de öde­mek zo­run­da ka­lır­lar.
Bizim ya­şa­dı­ğı­mız olay bi­re­bir ta­ma­men budur. Hiç bir borç­suz diye plan­la­dı­ğı­mız yerde gel­di­ği­miz gün 2 mil­yon euro öden­me­si ge­re­ki­yor­du. Bun­la­rı da ödeye ödeye bu­ra­ya kadar ge­tir­dik.
Ağus­tos, Eylül ayın­dan ya­ban­cı­la­rın yarım ma­aş­la­rı kal­mış. Biz hiç bir maaş borcu yok diye bi­li­yor­duk.​Bu da 500-600 bin euro para ya­pı­yor. Mi­lo­se­vic, Sinan gibi geç­miş­ten gelen fut­bol­cu­la­ra hiç para öden­me­miş. Bun­lar trans­fer ya­sa­ğı ya­şat­ma­sın ödeme ya­pı­lı­yor.” 
* FE­RU­DUN ÖZ­GÜN­SÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.12.26 17:34:37
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Fazla mükemmeliyetçi olanların 8 ortak özelliği

Fazla mükemmeliyetçilik kaygısının kimi zaman kalp hastalıkları, huzursuz bağırsak sendromu, hastalık derecesinde uyku sorunları, depresyon ve anksiyeteye neden olduğu, yapılan araştırmalara göre her 5 kişiden 2’sinde bu yönde eğilim olduğunu söyleyen Medline Adana Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Fulda Karaçiçek, mükemmeliyetçilikte aşırıya kaçanlarda görülen 8 ortak özelliğe değindi.
Modern yaşamın yan etkilerinden biri olarak değerlendirilebilecek mükemmeliyetçilik kaygısı uzaktan bakıldığında her ne kadar zararsız gibi görünse de aşırıya kaçtığında bireyi ve çevresini yormaya başlıyor. Bu gibi durumlar ise başta sağlık problemleri ve ikili ilişkiler olmak üzere olmak üzere hayatın birçok alanında sorun oluşturuyor.
Fazla mükemmeliyetçilik kaygısı kimi zaman kalp hastalıkları, huzursuz bağırsak sendromu, hastalık derecesinde uyku sorunları, depresyon ve anksiyeteye neden oluyor. Yapılan araştırmalara göre her 5 kişiden 2’sinde bu yönde bir eğilimin söz konusu olduğunu söyleyen Medline Adana Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Fulda Karaçiçek, mükemmeliyetçilikte aşırıya kaçanlarda görülen 8 ortak özelliği şöyle sıraladı:
“1. Hatalarını kabul etmezler
Hayatlarında hatalara asla yer yoktur. Olması gerektiğini düşündüğü bir şeyin olmamasını veya olmaması gereken bir şeyin olmasını tolere edemezler ve tahammülsüzlük gösterirler. Küçük de olsa bir hata gördüklerinde hemen ona müdahale ederek düzeltmek isterler.

2. Ya hep ya hiç düşüncesi hakimdir
Düşünce sistemleri ‘ya hep ya hiç’ şeklinde çalışır. Bir şeyi en iyi şekilde yapamıyorlarsa hiç yapmamayı tercih ederler. Öyle ki tek bir olumsuz yoruma dahil olmak için kimi zaman olumlu geri bildirimleri bile görmezden gelerek istemezler.

3. Asla tatmin olmazlar
Tatminsizlik duygusu ile başa çıkmak çoğu zaman hepimiz için zordur. Herkesin bazen yeterince başarılı olmadığı, yeterince mutlu olamadığı veya yeterince iyi kazanmadığı dönemler vardır. Bu gibi anlarda tatminsizlik duygusunun yaşanması ise normaldir. Ancak mükemmeliyetçi bireyler asla tatmin olmazlar ve kendilerine karşı da acımasızdırlar. Yaptıkları ufacık bir hatanın bile etkisinden uzun süre çıkamaz ve sürekli olarak kendilerini suçlarlar.

4. Sadece sonuç odaklıdırlar
Yaşanan süreçler umurlarında olmaz, sadece sonuçla ilgilenirler. Onu tatmin edecek tek şey başarılı bir sonuçtur. Oysa ki süreci ve sonuçları kontrol etmek her zaman ve gerçek anlamda mümkün olmadığından, eninde sonunda başarısız duruma düşmek kaçınılmazdır. Bu ise onlar açısından tek kelimeyle mutsuzluk demektir.

5. Detaylarda boğulurlar
Bazı insanların işleri bir türlü bitmek bilmez. Ayrıntıya kapılıp gitmek onların hayatlarının adeta bir parçasıdır. Ancak ağaca bakarken ormanı gözden kaçırırlar ve ormandaki diğer güzelliklerin farkına bile varmazlar. Bu yüzden de bir türlü kusursuzluğa erişemez ve hem kendilerine hem de çevresindekilere hayatı çekilmez hale getirirler.

6. Her konuda olumsuzdurlar
Hayata hep olumsuz bakar, bardağın dolu kısmını asla görmezler. Büyük veya küçük hiçbir hataya tahammülleri olmadığından diğer insanları devamlı eleştirir ve yargılarlar. Esasında eleştirel tutum tamamen sağlıksız olmasa da sağlıksız olan bunun sürekli ve yanlış üslupla yapılmasıdır.

7. Eleştirilere kapalıdırlar
Eleştiriye açık olmak demek elbette herkesin olumsuz yorumlarını kabul etmek ya da hoşgörmek demek değildir. Ancak olası bir başarısızlık, mükemmeliyetçiler için kabul edilemez bir durumdur. Bu yüzden en ufak bir öneri olsa bile savunmaya geçerler. Eleştiriyi kişisel olarak algılarlar ve yapanlarla aralarına sınır koyarlar.

8. Her durumda haklıdırlar
Mükemmeliyetçi bireyler yanıldıklarını ve hata yaptıklarını hiçbir zaman kabul etmediklerinden karşıdakinin duygularını ve ihtiyaçlarını fazla önemsemezler. Onlar her durumda haklıdırlar. Çünkü ya empati yetenekleri düşüktür ya da empati yapmayı tercih etmezler."
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.25 14:48:09
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalyaspor'un yeni başkanının bilinmeyen yüzü!

Önceki gün Aziz Çetin’in Antalyaspor başkanlık görevinden istifa etmesinin ardından yönetim kurulunun kararıyla yeni başkan olarak seçilen Sabri Gülel’in, 2019 yılında yoğun bakımda yatan bir çocuğa ventilatör cihazı alarak yaşama tutunmasına katkıda bulunduğu ortaya çıktı.

AHBAP derneği başkanı Haluk Levent’in 2019 yılında, “Ayaz bebek hala yoğun bakımda. Bildiğiniz gibi geçen hafta oradaydım. Şu anda acil olarak ventilatör cihazı gerekiyor. Ayrıca cihaza ek birkaç ünite daha var. Medikal Firması 27.000 tl ye indi. Hangi hayırsever bu cihazı karşılarsa ona özel yemek özel konser vereceğim!” paylaşımı üzerine o dönem harekete geçen Sabri Gülel, minik Ayaz’ın ventilatör ihtiyacını karşılamış, Haluk Levent de bunu sosyal medyadan, “Ayaz bebeğin ihtiyacı olan ventilatör cihazı teslim edildi. Baba ve anne herkese teşekkür ediyor. Bende birkaç gün önce söz verdiğim gibi cihazı alan sevgili Sabri dostumuza özel konseri verdim bilginize” notu ile paylaşmıştı. 
AHBAP derneği başkanı Haluk Levent’in yakın arkadaşı olan Sabri Gülel, 2020 yılında yaşanan İzmir depreminde yine AHBAP Derneği’ne su ve battaniye yardımı yapmış, sonraki yıllarda ise kanserle savaşan bir ailenin 1 yıllık kira ve fatura ihtiyacının yanı sıra bir çok hastanın tedavi masraflarını karşıladığı Haluk Levent tarafından paylaşılmıştı.
*Salih Özgünsür

Kaynak : Salih ÖZGÜNSÜR
Ekleme Tarihi : 2023.03.15 10:34:36
Son Düzenlenme Tarihi :