Elmalı Kaymakamı Fatih Ahmet Kurt, tüm dünyanın ciddi bir coronavirüs tehditi altında olduğunu, ülkemizde de Amerika, İtalya, İspanya, Fransa ve İran’da olduğu gibi bir durumun yaşanmaması için devletimizin her türlü tedbiri aldığını hatırlatarak, “Bu konuda en büyük görev vatandaşlarımıza düşüyor. Eğer 65 yaş ve üstü yaşlılarımız evde kalmaya, dışarıya çıkmama kuralına uymaya devam ederlerse, sadece yaşlılarımız değil işi olmayan herkes evlerinden çıkmazsa, Türkiye bu tehditi en kısa zamanda, en az can kaybıyla atlatır” dedi.
Kaymakam Kurt, coronavirüsle mücadelede en etkili yolun evden çıkmamak ve temizliğe dikkat etmek olduğunu hatırlatarak, ”Elmalılı hemşehrilerimden, genç- yaşlı, kadın-erkek, çocuk herkesten rica ediyorum. İşe gitmek zorunda değilseniz evlerinizden çıkmayın. Çıkmak zorunda kalırsanız, işiniz bitince hemen tekrar evinize dönün. Yan komşu ziyaretlerini bir süre bırakın. Aile ziyaretlerinize bir mola verin. Mutlaka bir başka kişi ile aranızdaki mesafeyi koruyun. Bu mesafe en az 2 metre olmalıdır. Sık sık ellerinizi en az 20 saniye süreyle ovarak yıkayın. Alışveriş öncesinde ve sonrasında ellerinizi dezekfekte etmeyi unutmayın, bu süre içerisinde de kesinlikle elinizi ağzınıza, burnunuza ve de gözünüzü götürmeyin. Eğer öksürüyorsanız ya da hapşırırken mutlaka ağzınızı-burnunuzu tek kullanımlık mendille kapatın. O anda yanınızda kağıt mendil yoksa, dirseğinizin içine öksürün, hapşırın. Bu basit tedbirleri uygularsak, dikkat edersek, virüsün yayılmasını da önlemiş oluruz.”
Elmalı Kaymakamı Fatih Ahmet Kurt, sokağa çıkmaları yasaklanan 65 yaş ve üstü vatandaşların istedikleri an pazar alışverişlerinin de yapıldığını belirterek, bu konuda da taleplerin anında karşılandığını kaydetti.
“Otopark, pazar yeri, kent meydanı” projesi seçim öncesi dağıtılan kitapçıkta mı kaldı ?
Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından Devlet Hastanesi’nin hemen yanına yeni terminal binası inşaatı başlatılırken, mevcut otogar alanının ne şekilde değerlendirileceği yeniden Elmalı kamuoyunun gündemine geldi.
Geçtiğimiz aylarda yapılan Elmalı Belediye Meclisi’nin Eylül ayı toplantısında Ak Partili Meclis Üyesi Ali Özekoğlu’nun konu ile kısa konuşmasının ardından açıklama yapan Belediye Başkanı Halil Öztürk, sözkonusu alanla ilgili “sürpriz” bir proje hazırladıklarını belirtti ve projenin tamamlanmasının ardından da meclis üyeleri ile kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi.
BAŞKAN ÖZTÜRK’ÜN
1 NOLU PROJESİYDİ
Mevcut otogar alanının bulunduğu yere Belediye Başkanı Halil Öztürk, adaylığı süresince otopark, pazar yeri ve kent meydanı yapılacağını birçok toplantıda dile getiriyordu. Seçim kitapçığının projeler bölümünde de 1 nolu proje olarak yeralan otopark, pazar yeri ve kent meydanı projesi, başkan Halil Öztürk’ün sözkonusu alana yapılacak “sürpriz” olarak değerlendirdiği bir başka proje nedeniyle, bastırılan renkli kitapçıkta kalırken, yeni projenin dükkan ağırlıklı olacağı da edindiğimiz bilgiler arasında.
İŞTE VAZGEÇİLEN PROJE
Halil Öztürk’ün mega projesiydi mevcut otogarın bulunduğu alana otopark, pazar yeri ve kent meydanı yapılması projesi. Seçim öncesi bastırılan ve dağıtılan kitapçıkta sözkonusu proje ile ilgili paylaşılan bilgiler şöyleydi:
“Kentimizde, park sorununu ortadan kaldırmak için çalışmaşlar yapacağız. Halkımızın özellikle Pazartesi günleri yaşadığı park problemini çözmek için eski otogarın bulunduğu alana 2 katlı otopark yapacağız. Üst katını modern pazar vyeri olarak dizayn edeceğiz. Projenin en üst katına ise kentimize yakışır bir kent meydanı inşa edeceğiz
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.10.09 07:42:51
Son Düzenlenme Tarihi :
Coğrafi işaretli
Antalya’nın Manavgat ilçesinde Manavgat Ticaret Odası’nın yaptığı girişimler sonucunda Manavgat’ın coğrafi işaretli tek ürünü olan "altın susam"ın hasadına başlandı.
Antalya’nın Manavgat ilçesinde Manavgat Ticaret Odası’nın yaptığı girişimler sonucunda Manavgat’ın coğrafi işaretli tek ürünü olan "altın susam"ın hasadına başlandı. Başta yağ oranı olmak üzere birçok özelliğiyle en kaliteli susam olma özelliğine sahip Manavgat altın susamının kilosu 80-85 TL’den alıcı buluyor. Geçtiğimiz yıl 5 bin ton olarak gerçekleşen rekoltenin bu yıl ekim alanlarının azalması ve verimin düşmesi nedeniyle 3 bin ton olmasının beklendiği bildirildi.
Manavgat’ta altın susam hasadının başlaması nedeniyle, Tarım İlçe Müdürlüğü bünyesinde Ziraat Mühendisi olarak görev yapan aynı zamanda Akdeniz Üniversitesinde doktora yapan Şule Han ve Yüksek Lisans öğrencisi Ülkü Kızılkaya’nın doktora ve lisans tezi olarak Manavgat altın susamının verimi ve besin değerinin artırılması konusunda çalışmalar yaptıkları susam tarlasında etkinlik düzenlendi. Etkinlik çerçevesinde susam gümüllerinin bulunduğu tarlada Bereket Mahallesi’nin kadın çiftçilerine ikramda bulunuldu.
Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Aranmaz, “Susam, Manavgatlı’nın duygusal olarak ektiği bir ürün. Sadece duygusal sebeplerle ekmek yeterli olmuyor aynı zamanda gelirde elde edilmeli. Susamda dekara 30 kilogram verim alınırsa ekmenin bir anlamı yok ama bunu 100-150 kilogramlara çıkartabilirsek herkes bunu daha bir içten yapacak. Amacımız bunu sağlamaktır” dedi.
"2 yıllık bir çalışma süreciydi"
Ziraat Mühendisi Şule Han ise Akdeniz Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olduğunu belirterek, “Doktoramı özellikle susam üzerine yapmak istedim. Bu altın susam Manavgat’a ait yerel bir ürün. Yağ kalitesi açısından dünya çapında önemli bir bitki türü. Biz burada uyguladığımız gübrelerle susam bitkisinin içindeki verimi ve yağ oranını ve üstten uyguladığımız çinko ile de çinko biyofortikasyonunu yapmaya çalıştık. Çinko önemli bir besin elementi. Özellikle çocuklarda ve kadınlarda sağlık açısından önemli bir yere sahip. Biz de yetiştireceğimiz üründe çinko ve verim parametrelerini artırmaya çalıştık. 2 yıllık bir çalışma süreciydi. Buğday arkası ve bakla arkası denemelerimizi yaptık. Rotasyona koymamızın sebebi, bakladan sonra nasıl bir değer elde ediyor, buğdaydan sonra nasıl bir değer elde ediyor. Onu kıyaslamaya çalıştık. Önümüzdeki yıl haziran ayında çalışmamız yayınlanacak” diye konuştu.
“Devlet susama taban fiyat ve destekleme koymalı”
Doğançam Mahallesi’nde susam eken Mehmet Deniz isimli çiftçi, susamın atadan gelme bir gelenek olduğunu, kendilerinden sonra kimsenin susamla uğraşmayacağını belirterek, “Susam, bizim buğdaydan sonra ektiğimiz ikinci ürün. Birinci ürün olarak ekilmesi mümkün değil, maliyetleri çok yüksek. Susama taban fiyat verilmeli. Susama hiçbir destek verilmiyor. Çiftçiler bunu kendi gücüyle yapıyor. Hükümetin pamuk, mısır gibi mutlaka taban fiyatı vermesi gerekir. Dönüme verilen 50 lira ve 100 lirayla bu iş dönmez. Bu susam atadan gelme bir ürünümüz. Bu susamın tarihçesini de biliyoruz. Tarihte padişahlara bu bölgenin susamı gidermiş. Bizde atalarımızdan gördük bunu sürdürüyoruz ama bizden sonraki neslin atalarımız ekmiş bizde ekelim diyecek bir durumları yok” diye konuştu.
Yağ oranıyla öne çıkıyor
Manavgat’ta yetişen susamın Osmanlı döneminde saray mutfağında tercih edilen altın susamın 500 yıllık bir geçmişi bulunuyor.
Manavgat altın susamı, aroması ve yağı ile diğer susamlardan öne çıkan özelliğe sahip. Diğer susamların yağ oranı yüzde 40 civarında iken Manavgat’ta yetişen susamın yağ oranının yüzde 60 seviyelerinde olduğu bilimsel analizlerle de kanıtlandı. Osmanlı döneminde saray mutfağında susamdan yapılan tatlı ve tahinin Manavgat’tan gittiğine dair bilgilerde akademik tez çalışmalarına konu oldu.
Manavgat’ta altın susam hasadının başlaması nedeniyle, Tarım İlçe Müdürlüğü bünyesinde Ziraat Mühendisi olarak görev yapan aynı zamanda Akdeniz Üniversitesinde doktora yapan Şule Han ve Yüksek Lisans öğrencisi Ülkü Kızılkaya’nın doktora ve lisans tezi olarak Manavgat altın susamının verimi ve besin değerinin artırılması konusunda çalışmalar yaptıkları susam tarlasında etkinlik düzenlendi. Etkinlik çerçevesinde susam gümüllerinin bulunduğu tarlada Bereket Mahallesi’nin kadın çiftçilerine ikramda bulunuldu.
Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Aranmaz, “Susam, Manavgatlı’nın duygusal olarak ektiği bir ürün. Sadece duygusal sebeplerle ekmek yeterli olmuyor aynı zamanda gelirde elde edilmeli. Susamda dekara 30 kilogram verim alınırsa ekmenin bir anlamı yok ama bunu 100-150 kilogramlara çıkartabilirsek herkes bunu daha bir içten yapacak. Amacımız bunu sağlamaktır” dedi.
"2 yıllık bir çalışma süreciydi"
Ziraat Mühendisi Şule Han ise Akdeniz Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olduğunu belirterek, “Doktoramı özellikle susam üzerine yapmak istedim. Bu altın susam Manavgat’a ait yerel bir ürün. Yağ kalitesi açısından dünya çapında önemli bir bitki türü. Biz burada uyguladığımız gübrelerle susam bitkisinin içindeki verimi ve yağ oranını ve üstten uyguladığımız çinko ile de çinko biyofortikasyonunu yapmaya çalıştık. Çinko önemli bir besin elementi. Özellikle çocuklarda ve kadınlarda sağlık açısından önemli bir yere sahip. Biz de yetiştireceğimiz üründe çinko ve verim parametrelerini artırmaya çalıştık. 2 yıllık bir çalışma süreciydi. Buğday arkası ve bakla arkası denemelerimizi yaptık. Rotasyona koymamızın sebebi, bakladan sonra nasıl bir değer elde ediyor, buğdaydan sonra nasıl bir değer elde ediyor. Onu kıyaslamaya çalıştık. Önümüzdeki yıl haziran ayında çalışmamız yayınlanacak” diye konuştu.
“Devlet susama taban fiyat ve destekleme koymalı”
Doğançam Mahallesi’nde susam eken Mehmet Deniz isimli çiftçi, susamın atadan gelme bir gelenek olduğunu, kendilerinden sonra kimsenin susamla uğraşmayacağını belirterek, “Susam, bizim buğdaydan sonra ektiğimiz ikinci ürün. Birinci ürün olarak ekilmesi mümkün değil, maliyetleri çok yüksek. Susama taban fiyat verilmeli. Susama hiçbir destek verilmiyor. Çiftçiler bunu kendi gücüyle yapıyor. Hükümetin pamuk, mısır gibi mutlaka taban fiyatı vermesi gerekir. Dönüme verilen 50 lira ve 100 lirayla bu iş dönmez. Bu susam atadan gelme bir ürünümüz. Bu susamın tarihçesini de biliyoruz. Tarihte padişahlara bu bölgenin susamı gidermiş. Bizde atalarımızdan gördük bunu sürdürüyoruz ama bizden sonraki neslin atalarımız ekmiş bizde ekelim diyecek bir durumları yok” diye konuştu.
Yağ oranıyla öne çıkıyor
Manavgat’ta yetişen susamın Osmanlı döneminde saray mutfağında tercih edilen altın susamın 500 yıllık bir geçmişi bulunuyor.
Manavgat altın susamı, aroması ve yağı ile diğer susamlardan öne çıkan özelliğe sahip. Diğer susamların yağ oranı yüzde 40 civarında iken Manavgat’ta yetişen susamın yağ oranının yüzde 60 seviyelerinde olduğu bilimsel analizlerle de kanıtlandı. Osmanlı döneminde saray mutfağında susamdan yapılan tatlı ve tahinin Manavgat’tan gittiğine dair bilgilerde akademik tez çalışmalarına konu oldu.