Daha henüz Antalya Valisi Münir Karaloğlu ile tanışamadım. Antalya gibi bir kentte görev yapmak zordur. Geleni-gideni karşılamaktan valiler kente, kentliye hizmet vermekte kuşkusuz zorlanmaktalar.
Antalya Valisi için 24 saatin yetmediğini tahmin edebiliyorum.
Bir önceki valimiz Muammer Türker’in niçin görevinden alındığı sorusunun cevabını halen ararken, acaba Expo’da yaşananlar sayın Türker’in görevinden alınmasında etkili olmuş mudur ?
Neyse Türker’i bırakalım, biz yeni valimiz Karaloğlu’na bakalım. Sayın Karaloğlu’na öncelikle “hoşgeldiniz” diyorum. Yeni görev yeri kendisi ve Antalya’mıza hayırlı olsun.
Sayın Karaloğlu’ndan ilk beklentimi de sizlerle ve valimizle paylaşmak istiyorum.
Emniyet Müdürü başta olmak üzere kamu kurumlarının tüm müdürlerini toplayarak, “Arkadaşlar, bizim işimiz siyaset değil. Biz siyasilere değil, devlete ve bu kentte yaşayanlara karşı sorumluyuz” deyip, “Size yönelik o veya bu nedenle siyasi baskılar olursa benim haberim olsun. Bu baskılara karşı ben gereken duruşumu göstereceğim. Sizden de aynı şekilde mahiyetiniz altında bulunan memur ve işçilere karşı siyasilerin oluşturabileceği baskıların önüne geçmenizi, onları ezdirmemenizi istiyorum” demesini.
*****
Özellikle ilçelerde kendini bilmez bazı siyasilerden inanılmaz bir baskı var, ilçelerdeki kamu kurum ve kuruluşları müdürlerine ve personeline yönelik. Aklınıza ne gelirse, “biz iktidarız” deyip yasal ya da yasal olmayan her şeyi yaptırmak istiyorlar. Yapmak istemeyenleri “seni sürdürürüz” diyerek tehdit ediyorlar. O müdür ya da personel hakkında Antalya’daki müdürlerine şikayet üzerine şikayet yağdırıyorlar, hayali suçlamalarda bulunuyorlar. Artık sadece siyasiler değil, siyasilerin yakınları da devlet memurları ve müdürleri üzerinde baskı oluşturuyorlar.
Buna “dur” demek için...Öncelikle Vali Karaloğlu’nun mahiyetindeki müdürlerine, Antalya’daki müdürlerinde ilçelerde bulunan mahiyetindekilere sahip çıkması gerekiyor. Devlet memuru sahipsiz olmadığını anlamalı devlet memurunu sahip çıkmalı.