Elmalı’da banka kredisiyle beğendiğimiz bir daireyi almayı arzuladık. Bir dostumuzun tavsiyesi üzerine krediyi de Yapı Kredi Bankası Elmalı Şubesi’nden çekmek istedik ve ön başvurumuzu yaptık. İstenen evrakları teslim ettik, teslim ettiğimiz banka görevlisi bir gün sonra talebimizin sonuçlanacağını ve muhtemelen de kredinin verileceğini söyledi.
Ertesi gün arayıp soran yok, bir gün sonra yine ses yok.
Kredi kullanmaktan vazgeçtiğimi bildirdim, ancak bizzat ilgili banka müdürünün “Benim hatırım için bir gün daha bekle. Sana kredi verilmemesi için olumsuz bir şey ortada yok” sözü üzerine yine beklemeye başladım.
Yoktu da. Akdeniz Güncel Gazetesi’ni 2014 yılı ortalarında üzerime almış ve o kadar kısa sürede 20 bin liradan fazla kar gözüktüğü için ciddi bir geçici vergi ödemiştim.
Kaldı ki, 2014 yılının Aralık ayında fiyatı 40 bin lira olan kırımlı ve tellemeli bir dijital baskı makinasını da, Elmalı’ya kurmuştum.
2015 yılının Ocak ve Şubat aylarında devlete KDV ödediğime göre ortada yine bir kar hali sözkonusudur..
Cebimde onlarca kredi kartı yoktur. Bir tek kredi vardı ve Yapı Kredi Bankası’nın ilgilisi ya da ilgilileri bankacılık sisteminde üzerinde borç olmadığını görmüştür.
Kaldı ki, Kepez Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi aracılığıyla Halk Bankası’ndan, baskı makinalarımın yenilenmesi amacıyla (Antalya’da kendi matbaası olan 2 gazeteden biriyiz) kredi çekmiş ve düzenli bir şekilde de, hatta gününden çok önce kredilerimi ödediğim Yapı Kredi Bankası’nın ilgili ve bilgilileri tarafından yine bankacılık sistemi üzerinden görülmüştür.
Sonuç olarak, rica üzerine beklememizden de bir sonuç çıkmadı. Ve bankanın hangi gerekçeyle bana konut kredisi kullandırmadığı muamma olarak kaldı.
Bu arada, personelimden iki kişinin başka bankalardan konut kredisi ile evsahibi olduklarını da buradan hatırlatmak istiyorum.
Bankacılık sektörünün takipteki krediler rakamı 29 milyar liradan 38 milyar liraya sorunlu kredi satışları tutarı ise 6 milyar lirayı aşarak rekor kırarken başımdan geçen bu olaydan sonra şu sonucu çıkardım.
Bankalar kredi kullandırırken, ÖDEME riski olanları yani ÖDEME ZORLUĞU olabilecekleri tercih ediyor ?
Amaç, kredi çeken ödeyemesin ve aldığına el koyalım mantığı.
Elbette bu şahsımın düşüncesi ve yorumu da size ait.
Ne demişler “Olan işte bir hayır, olmayan işte bin hayır vardır.”
Sonraki gelişmeleri pazartesi günkü gazetemde sizlerle yine paylaşacağım.
Elmalı’da banka kredisiyle beğendiğimiz bir daireyi almayı arzuladık. Bir dostumuzun tavsiyesi üzerine krediyi de Yapı Kredi Bankası Elmalı Şubesi’nden çekmek istedik ve ön başvurumuzu yaptık. İstenen evrakları teslim ettik, teslim ettiğimiz banka görevlisi bir gün sonra talebimizin sonuçlanacağını ve muhtemelen de kredinin verileceğini söyledi.
Ertesi gün arayıp soran yok, bir gün sonra yine ses yok.
Kredi kullanmaktan vazgeçtiğimi bildirdim, ancak bizzat ilgili banka müdürünün “Benim hatırım için bir gün daha bekle. Sana kredi verilmemesi için olumsuz bir şey ortada yok” sözü üzerine yine beklemeye başladım.
Yoktu da. Akdeniz Güncel Gazetesi’ni 2014 yılı ortalarında üzerime almış ve o kadar kısa sürede 20 bin liradan fazla kar gözüktüğü için ciddi bir geçici vergi ödemiştim.
Kaldı ki, 2014 yılının Aralık ayında fiyatı 40 bin lira olan kırımlı ve tellemeli bir dijital baskı makinasını da, Elmalı’ya kurmuştum.
2015 yılının Ocak ve Şubat aylarında devlete KDV ödediğime göre ortada yine bir kar hali sözkonusudur..
Cebimde onlarca kredi kartı yoktur. Bir tek kredi vardı ve Yapı Kredi Bankası’nın ilgilisi ya da ilgilileri bankacılık sisteminde üzerinde borç olmadığını görmüştür.
Kaldı ki, Kepez Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi aracılığıyla Halk Bankası’ndan, baskı makinalarımın yenilenmesi amacıyla (Antalya’da kendi matbaası olan 2 gazeteden biriyiz) kredi çekmiş ve düzenli bir şekilde de, hatta gününden çok önce kredilerimi ödediğim Yapı Kredi Bankası’nın ilgili ve bilgilileri tarafından yine bankacılık sistemi üzerinden görülmüştür.
Sonuç olarak, rica üzerine beklememizden de bir sonuç çıkmadı. Ve bankanın hangi gerekçeyle bana konut kredisi kullandırmadığı muamma olarak kaldı.
Bu arada, personelimden iki kişinin başka bankalardan konut kredisi ile evsahibi olduklarını da buradan hatırlatmak istiyorum.
Bankacılık sektörünün takipteki krediler rakamı 29 milyar liradan 38 milyar liraya sorunlu kredi satışları tutarı ise 6 milyar lirayı aşarak rekor kırarken başımdan geçen bu olaydan sonra şu sonucu çıkardım.
Bankalar kredi kullandırırken, ÖDEME riski olanları yani ÖDEME ZORLUĞU olabilecekleri tercih ediyor ?
Amaç, kredi çeken ödeyemesin ve aldığına el koyalım mantığı.
Elbette bu şahsımın düşüncesi ve yorumu da size ait.
Ne demişler “Olan işte bir hayır, olmayan işte bin hayır vardır.”
Sonraki gelişmeleri pazartesi günkü gazetemde sizlerle yine paylaşacağım.