Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri kuşkusuz Antalya’nın değil, Türkiye’nin en büyük güreş organizasyonlarından biri. Düzenleniş tarihi itibariyle Kırkpınar’dan da eski bir tarihe sahip olan Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri her ne kadar özellikle görsel ve yazılı medyanın ilgi alanı bakımından ikinci planda da olsa, pehlivanların güreşmek, güreş severlerin mutlaka izlemek için can attıkları bir organizasyon.
4 Eylül’de start alacak bu yılın Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri. 6 Eylül Pazar günü yapılacak başpehlivanlık güreşleri ile de sona erecek. Pehlivanlar ve güreş severler yanında gerçek ya da SAHTE gazetecilerinde akınına uğrayacak, bu tarihi organizasyon.
Seçim döneminde sahte gazeteciler türer. Seçim gazeteleri adı verilen bir defaya mahsus 100-200 adet gazeteler yayınlanır. Keza “bayramlık gazeteler” yayınlanır. Seçimlik gazeteler gibi bayramdan bayrama çıkan gazetelerde yayınlanır. Bu gazetelerin sahipleri ilanları toplar, paralarını cebine atar ve bir başka seçime ya da bayrama kadar da sırra-kadem olup kaybolurlar.
Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri öncesinde de Elmalı sahte gazeteci ya da televizyoncuların akınına hep uğramıştır, bu yıl ki güreşler öncesinde ve sonrasında da uğrayacaktır. Bu sahtekarlara karşı özellikle Belediye Başkanı Ümit Öztekin’in öncelikle kendisinin sonra da personelinin son derece dikkatli olması, bu sahtekarların oyununa gelmemesi lazım. Bu süreç öncesinde bu sahtekarlar belediyeden para talep edebilirler, otellerde kalmak isteyip konaklama ücretini belediyenin kasasından ödetmek isteyebilirler, sabah kahvaltılarını, öğle ve akşam yemeklerini yine belediyeye yükleyebilirler. Sadece kendilerininkini değil, eşinin-dostunun. Hatta sevgilisinin.
Cebinde her basın kartı olan “GAZETECİ” değildir. Televizyon proğramcısı ya da haber muhabiri de değildir. Ne yazık ki, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından verilen basın kartları, bazı sahtekarlar tarafından benzeri yaptırılmış ve kullanılmaktadır. Gerçeklerinden zor ayılır. Keza cebinde kendisinin hazırladığı bir görevlendirme kağıdı ile eline kamera alan sahtaker televizyoncuyum diye ortaya çıkar.
Bu sahtekarlara dikkat çekiyorum.
Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri kuşkusuz Antalya’nın değil, Türkiye’nin en büyük güreş organizasyonlarından biri. Düzenleniş tarihi itibariyle Kırkpınar’dan da eski bir tarihe sahip olan Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri her ne kadar özellikle görsel ve yazılı medyanın ilgi alanı bakımından ikinci planda da olsa, pehlivanların güreşmek, güreş severlerin mutlaka izlemek için can attıkları bir organizasyon.
4 Eylül’de start alacak bu yılın Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri. 6 Eylül Pazar günü yapılacak başpehlivanlık güreşleri ile de sona erecek. Pehlivanlar ve güreş severler yanında gerçek ya da SAHTE gazetecilerinde akınına uğrayacak, bu tarihi organizasyon.
Seçim döneminde sahte gazeteciler türer. Seçim gazeteleri adı verilen bir defaya mahsus 100-200 adet gazeteler yayınlanır. Keza “bayramlık gazeteler” yayınlanır. Seçimlik gazeteler gibi bayramdan bayrama çıkan gazetelerde yayınlanır. Bu gazetelerin sahipleri ilanları toplar, paralarını cebine atar ve bir başka seçime ya da bayrama kadar da sırra-kadem olup kaybolurlar.
Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri öncesinde de Elmalı sahte gazeteci ya da televizyoncuların akınına hep uğramıştır, bu yıl ki güreşler öncesinde ve sonrasında da uğrayacaktır. Bu sahtekarlara karşı özellikle Belediye Başkanı Ümit Öztekin’in öncelikle kendisinin sonra da personelinin son derece dikkatli olması, bu sahtekarların oyununa gelmemesi lazım. Bu süreç öncesinde bu sahtekarlar belediyeden para talep edebilirler, otellerde kalmak isteyip konaklama ücretini belediyenin kasasından ödetmek isteyebilirler, sabah kahvaltılarını, öğle ve akşam yemeklerini yine belediyeye yükleyebilirler. Sadece kendilerininkini değil, eşinin-dostunun. Hatta sevgilisinin.
Cebinde her basın kartı olan “GAZETECİ” değildir. Televizyon proğramcısı ya da haber muhabiri de değildir. Ne yazık ki, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından verilen basın kartları, bazı sahtekarlar tarafından benzeri yaptırılmış ve kullanılmaktadır. Gerçeklerinden zor ayılır. Keza cebinde kendisinin hazırladığı bir görevlendirme kağıdı ile eline kamera alan sahtaker televizyoncuyum diye ortaya çıkar.
Bu sahtekarlara dikkat çekiyorum.