Cumartesi günkü yazımı bazıları farklı yorumlamış, sosyal medya üzerinden de gönderme de bulunmuş. Demek ki okumamış ya da okuduğunu anlayamamış.
Altı çizilecek bölümleri bir kez daha aktarıyorum.
Kermes denince gönüllülerin evde ya da orada hazırladıkları kek, börek, gözleme, sarma gibi yiyeceklerle, el emeği göz nuru dantel gibi ele emeği göz nuru süslerin, ev eşyalarının satılıp, ilgili kurumlara gelir sağlandığı organizasyonlar akla gelir...
Kermese emeği geçenleri, özellikle hiçbir menfaat gözetmeden, işlerini- güçlerini bırakıp destek olan gönüllüleri kutluyorum. Orada görünen yüzün yanında, görülmeyen ama okulun bahçesinde kadınlardan oluşan dev bir gözlemeci ordusu vardı ki...Görülmeye değerdi...
Güneş - Gülderen - Sinan-ı Ümmi Yurtları öğrenciler yararına düzenlenen kermes açılırken, haftalarca önce Elmalı Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Aslan’ın “Esnaf, güreşler öncesinde yiyecek kermesi düzenlenmesini istemiyor” uyarısı karşılık bulmadı. Bulmazdı da. Çünkü, Elmalı esnafı hakkını aramaktan ve korumaktan kaçınıyor....
Dünkü kermeste dikkatimi ne çekti biliyor musunuz ?
Kermesin bir bölümünde adeta bir et lokantası vardı. Bir yanda kilolarca tavuk döner, diğer yanda et döner. Bir yanda adana kebabı.. Muhtemelen de şiş ve diğer kebap çeşitleri de vardı. Bu görüntü kermesin kermeslikten çıktığının bir göstergesiydi ki...
****
Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Aslan’a soruyorum... “Esnafın mağdur olduğuma inanmıyorum” diye yazan Halit Akar haklı mı ?
Sen haftalarca önce çıkıp lokantacı esnaf yiyecek kermesi düzenlenmesi istemiyor derken, laf olsun diye mi bu açıklamayı yaptın, yoksa gerçekten de istemiyor mu ?
Bu konuda beni de kamuoyunu da aydınlat ki...Doğrusunu bilelim.
****
“Bir öğrenciyi eğitip okutup topluma kazandırmanın hazzını alamayanlar bunu bilemezler” diyen Akar, kime diyor ?
Cumartesi günkü yazımı bazıları farklı yorumlamış, sosyal medya üzerinden de gönderme de bulunmuş. Demek ki okumamış ya da okuduğunu anlayamamış.
Altı çizilecek bölümleri bir kez daha aktarıyorum.
Kermes denince gönüllülerin evde ya da orada hazırladıkları kek, börek, gözleme, sarma gibi yiyeceklerle, el emeği göz nuru dantel gibi ele emeği göz nuru süslerin, ev eşyalarının satılıp, ilgili kurumlara gelir sağlandığı organizasyonlar akla gelir...
Kermese emeği geçenleri, özellikle hiçbir menfaat gözetmeden, işlerini- güçlerini bırakıp destek olan gönüllüleri kutluyorum. Orada görünen yüzün yanında, görülmeyen ama okulun bahçesinde kadınlardan oluşan dev bir gözlemeci ordusu vardı ki...Görülmeye değerdi...
Güneş - Gülderen - Sinan-ı Ümmi Yurtları öğrenciler yararına düzenlenen kermes açılırken, haftalarca önce Elmalı Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Aslan’ın “Esnaf, güreşler öncesinde yiyecek kermesi düzenlenmesini istemiyor” uyarısı karşılık bulmadı. Bulmazdı da. Çünkü, Elmalı esnafı hakkını aramaktan ve korumaktan kaçınıyor....
Dünkü kermeste dikkatimi ne çekti biliyor musunuz ?
Kermesin bir bölümünde adeta bir et lokantası vardı. Bir yanda kilolarca tavuk döner, diğer yanda et döner. Bir yanda adana kebabı.. Muhtemelen de şiş ve diğer kebap çeşitleri de vardı. Bu görüntü kermesin kermeslikten çıktığının bir göstergesiydi ki...
****
Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Aslan’a soruyorum... “Esnafın mağdur olduğuma inanmıyorum” diye yazan Halit Akar haklı mı ?
Sen haftalarca önce çıkıp lokantacı esnaf yiyecek kermesi düzenlenmesi istemiyor derken, laf olsun diye mi bu açıklamayı yaptın, yoksa gerçekten de istemiyor mu ?
Bu konuda beni de kamuoyunu da aydınlat ki...Doğrusunu bilelim.
****
“Bir öğrenciyi eğitip okutup topluma kazandırmanın hazzını alamayanlar bunu bilemezler” diyen Akar, kime diyor ?