İletişim, her şeydir...

    Son iki gündür, Toros Gazetesi ve torosgazetesi.com üzerinden haber ve köşe yazılarım ile Nuri Şahin’in ekibinden kaleci problemine, duran toplardaki başarısızlıktan yedek kulübesinde hakeme gösterilmeyen baskıya kadar bir çok konuya değindim. Olumlu değerlendirmelerin yanı sıra yapıcı eleştiriler de aldım. 

    

    Ancak gelen bir telefon ile, çok mutlu oldum. 

    Antalyaspor’un kaleci antrenörü Murat Öztürk, bana ulaşarak yazılarım ile ilgili övgü ve eleştirilerini samimi bir şekilde aktarırken, kendisine dair de bazı anekdotlar anlattı. Elbette, hocaya verdiğim söz gereği bu görüşmenin cümleleri, off the record kalacak. 

Öncelikle, iletişim gerçekten her şeydir. Murat hocanın araması, içten ve samimi bir şekilde düşüncelerini paylaşması, bugüne kadar bizler için alışılagelmedik bir durumdu. Bir kez daha teşekkürler...

    

    Murat hoca ile belki klişe olacak ancak Antalyaspor’un hem dününü hem bugününü hem de yarınını konuşma fırsatı bulduk. Bugüne kadar hem benim hem de taraftarların eleştirdiği bir çok konunun perde arkasını anlattı. Doğru bildiklerimi onayladı, yanlış bildiklerimi düzeltti. Düzeltti diyorum; çünkü benim için Murat hocanın söyledikleri artık esastır...

    Görüşmemiz esnasında anlattıklarından sonra elbette hem Murat Hoca ile ilgili hem de Antalyaspor’un dünkü, bugünkü ve yarınki kaleci planlamalarına dair düşüncelerim tamamiyle değişti. Murat Öztürk, Antalyaspor’un son 30 yılda altyapıdan üst yapısına bir tane dahi kaleci atamadığını bilgisini verdi ve göreve geldikten sonra en çok hayalini kurduğu konunun, bu makus talihi yenmek olduğunu söyledi. Dışarıdan gelen bir hocanın, belki hiç bir mecburiyeti yokken 30 yıllık bir durumu düzeltmeye çalışmasından, aramasaydı ne yazık ki haberimiz olmayacaktı. 

    Görüşmenin içeriğine çok fazla değinmeyeceğim ancak taraftarların en çok merak ettiği konu ile ilgili hocanın planlarını aktarmamda bir sakınca görmüyorum. Murat hoca, bugüne kadar tüm tarafların sessiz kalması ve gazeteci olarak sorduğumuzda tatmin edici bir yanıt alamamamız nedeniyle hepimizin sandığının aksine Ataberk Dadakdeniz ile ilgili olumlu düşüncelere sahip ki bugüne kadar oynamamasının sebebini “doğru zamanı bekledik” şeklinde açıklıyor. Ataberk’i henüz 13-14 yaşından beri tanıdığını ve performansının hangi noktalara ulaşabileceğini çok iyi bildiğini, bu noktalara da Antalyaspor forması altında ulaşmasını sağlamak için gösterdiği çabayı yine samimi bir şekilde aktardı. Sözlerinden izlenimim, Ataberk doğru zamanda Antalyaspor’un birinci kalecisi olacak... 

    Başta Genç Milli Takım olmak üzere Fenerbahçe, Konyaspor, Başakşehir gibi takımlarda Zico, Daum, Aykut Kocaman gibi isimlerle çalışmış ve yaklaşık 800 maçla bu alanda Türkiye’deki en önde gelen hocalardan olan bir ismin, arayıp kendi düşüncelerini paylaşması bir “iletişim” örneğidir. 

Murat hoca, umarım gerçekleştirmek istediği bir çok hayali bu çatı altında gerçekleştirir ve en önemlisi, umarım Antalyaspor, 30 yıl sonra makus talihini yenerek altyapısından A takımına “oynayacak” bir kaleciyi çıkartabilir.

    Memnun oldum Murat Hocam...