Saric, Güray.
Güray, Saric.
Saric, Güray.
Erdal’ı da eklemek lazım.
Ve diğerleri. Helton, Bünyamin, Veysel, Ömer, Larsson, Buksa, Van De Streek, Jehezkel
Ama, Saric ve Güray bana göre inanılmazlardı.
Her ikisini de izlemekten zevk aldım. İyi ki Antalyaspor’dalar dedim.
Aslında takımın kötü değildi. Çatlak sesler çıktı. Eğer bir rakibe maç içerisinde 3 posizyon veriyorsanız siz başarılısınız demektir.
Aslında maçın skoru bu değildi. Maçın skoru Antalyaspor adına çok daha farklı olabilirdi. Direkten dönen topu var. Jehezkel’in 3. gol sevdası var. Başkan oyuncuların ben de gol atayım hevesi de vardı.
İlk yarı ile ikinci yarı farklı oynadık diye düşünebiliriz. İlk yarıda Antalyaspor rakibi ile istediği gibi oynadı. İkinci yarıda da gol fırsatları yakaladı ama skoru koruma sevdası, düşüncesi, stresi bazı şeylerin yolunda gitmesini engelledi.
Beğenmeyenler olabilir. Bütüne baksınlar. Skora baksınlar.
Canlar yanacak. Henüz hazır olmayanlar var. Jehezkel henüz tam hazır değil. 60 dakikayı çıkartamadı. Holtman ve Bytqi henüz hazır değil. Sakatlıktan döndüler. Kaluzinski’de geri dönecek. Forma rekabeti patlayacak.
Kapanın elinde kalacak forma.
Sırada İstanbulspor maçı var. 1 veya 3 puan. Mağlubiyeti düşünmüyorum bile.
Antalyaspor’da işler yoluna giriyor. Sistem oturuyor.
Transferlerde “cuk” diye oturdu. Daha fazla oturacak.
Samsunspor maçındaki futbolu değerlendirmek istemiyorum. Alınan 3 puana bakarım.
Ama, bazı futbolcuların Antalyaspor için kazanç olduğunu söylememek mümkün değil.
Yenilemekte yarar var. Güray çizgiden ağlara giden topu çıkardı. Maçın sonlarına doğru kendi ceza sahasından bir depar attı, rakip aut çizgisine kadar. 22 yaşındaki futbolcu onu yapamaz. Profesyonellik bu olsa gerek.
Saric. İzlemekten büyük keyif alıyorum. Kesiyor, oyun kuruyor, takımı yönlendiriyor, tertemiz futbolu ile mest ediyor.
Alana teşekkür.