Hangisini yazmak gerekir ?
Antalyaspor’u mu, eksik kadrosunu mu, bu kadro yapısıyla uygulanması mümkün olmayan saçma sapan taktiğimi, geçen yıl takımın en iyisi olan isimlerin kenarda oturtulmasını mı yoksa yine locada yaşanan olaylar ve bu olaylarda isim vermekte sakınca yok Alkan Evren veya bir kaç arkadaşının taraftara saldırmasını mı yazmak gerekiyor !
En sondan başlıyorum. Olayların başlama nedeni yöneticilerin de olduğu loca da bir başka takımının karşılaşmasının izleniyor olması.
Yan loca yada bunu gören bazı taraftarlar buna tepki gösterdi diyelim.
Ateş olmayan yerden duman tütmez. Kimse durduk yere Antalyaspor maçı varken siz niye bir başka takımın maçını izliyorsunuz diye bahane üretmez. Buna yakın bir olay geçen sezonda yaşanmış ve Başkan Boztepe bu konuda locaların uyarılacağını söylemişti.
Kavga nedir, taraftara saldırmak nedir, yumruklamak nedir ve en önemlisi bir taraftarı ölümle tehdit etmek nedir ?
Bir taraftarı nasıl ölümle tehdit edersiniz...
Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz ! Siz nasıl bir dünyada yaşıyorsunuz. Veya kendinizi ne sanıyorsunuz.
Elbette olayların nasıl geliştiğini, nasıl yaşandığını sadece videolardan görme şansımız oldu. İki tarafta ben haklıyım diyecektir. İki tarafta birbirlerini suçlayacaktır.
Ama, halen Ercan Göksel’in ölümle tehdit edilmesini anlamakta hafızam zorlanıyor. Aklım almıyor.
Kim suçlu ise istifa etsin. Buna Alkan Evren’de dahil.
Daha önce de taraftar ile yönetici arasında tartışma yaşandı. Ama bu boyuta hiç ulaşmadı. Bunlar yaşanmadı.
Antalyaspor camiası utandı. Ve daha fazla tepki almaya başladığınız farkındasınızdır.
Biz para veriyoruz, istediğimizi yaparız, Antalyaspor bizim konu mankenimiz, Antalyaspor bizim sadece imajımız, üzerinden prim yaptığımız, ismimizi duyurduğum yer diyorsanız “yeter”.
Meşhur oldunuz.
**************************
Antalyaspor’u değerlendirmek sona kaldı.
Kadronun eksik olduğunu zaten sağır sultan biliyor.
Takım şablonumuzun veya taktiksel anlayışımızın ne olduğunu anlamakta zorlandım.
3'lü savunma oynamaya çalıştık ama top rakine geçtiğinde 5'li savunmaya döndük. 5-3-2 gibi oynadık, 3-5-2 de oynamaya çalıştık.
Hatta 3 stoperle oynadık.
Taktiğin değişeceğini umuyorum.
Tabii bu kadro takviyesi geldiğinde.
Kaleciye güvenmiyorum. Hani bu topu nasıl çıkardı dediğimiz bir posizyon yaşanmadı. Tutuktu ve belki de en önemli zaafı yan toplar olacak.
Amar. Ağır. Bizim göremediklerimizi Alex görmüş olacak ki Amar’a forma vermiş. Geçen yılın Sergen Yalçın ile değişmezi olan Bahadır’ı maç kadrosuna bile almamış.
Thalisson iyi.
Djenepo. Topla çok oynuyor. Gereksiz çalım hastalığı var. Zaman kaybına neden oluyor. Daha az topla oynasa çok etkili olacak.
Gerisi bildiğiniz gibi.
Ama...
Bir de amamız olmalı.
Kaluzinski sakat değilse 11'de oynar. Safuri sakat değilse 11'xde oynar. Ve bu takımın şu anda tek oyuncu kurucusu Safuri. Sağ kanatta oynayabilecek belki de tek futbolcusu.
Ama Alex’in Safuri’ye takıntısı var. Ne hazırlık maçlarında beklenilen zamanı verdi, ne de Göztepe maçında.
Sıkıntılı bir sezon yaşayacağız. Bu kesin.
Sağ kanat, iyi bir oyun kurucu ve iyi bir santrafor alınırsa ve Alex’de ağır stoperlerden oluşan takımda 3'lü oynama saçmalığından vazgeçerse daha rahat sezon geçirme ihtimalimiz daha yüksek olacaktır.